Philosophy and creative writing are the sources that intersect and live on each other in terms of comprehending and giving meaning to the human life. Those two sources illuminate the human behaviours operating in multidimensional way by meeting on the same ground with psychoanalysis whose aim is to examine human psyche. At this point, Hilmi Yavuz, one of the prominent philosophers and poets/writers of our time, presents the psychic dimension of creative writing to the reader by detecting the relationship between aesthetics and psychoanalysis implicitly in his work Üç Anlatı. When this dimension is handled in terms of the theories of Jacques Lacan, who is accepted as “the re - founder of psychoanalysis” in the twentieth century, it would be right to observe the emphases of Yavuz and Lacan, who meet on the common - ground of philosophy, on the issues such as language, discourse, truth, conscious and unconscious operations, and psychoanalytic dimension of writing and reading processes. To study the psychoanalytic dimension of the birth of a creative writer and the process of creating a work of art in terms of the parallel between Lacan’s three orders - defined as the imaginary, the symbolic and the real and Yavuz’s three narrations will illuminate two intellectuals’ opinions on aesthetics. By this way, the pains and the stages that the Lacanian subject experiences in its formation process are reflected on the formation process of the writer subject in Üç Anlatı. The adventures of the writer subject experiencing the drama of Lacanian mirror stage, wandering among the traps of language in the symbolic order and going after the Lacanian real in the real order is a kind of projection of the writer’s journey from being lost to rebirth in Üç Anlatı. This study aims to examine the reflections of the Lacanian talking and listening subject on writing and reading subject of Üç Anlatı. Thus, Üç Anlatı by Hilmi Yavuz will be handled as the reader’s witnessing to the process of the creative writer’s going after the Lacanian object petit a to fill her/his life and writing, but in fact trying to leave something behind that is Lacanian the Thing transcending death
Hilmi Yavuz Üç Anlatı Jacques Lacan creative writing psychoanalysis and literature
Felsefe ve yaratıcı yazarlık şüphesiz insan yaşamını anlama ve anlamlandırma bağlamında sıklıkla birbirleriyle kesişen ve birbirlerinden beslenen kaynaklardır. Bu iki kaynak, amacı insan zihninin işleyişini çözümlemek olan psikanaliz ile de ortak bir paydada buluşarak çok boyutlu işleyen insan edimlerine ışık tutar. Bu noktada, günümüzün önde gelen felsefeci şair/yazarlarından Hilmi Yavuz, Üç Anlatı adlı eserinde sanat felsefesinin psikanaliz ile bağlantılarını örtük bir şekilde işleyerek, yazın ve yaratıcı yazarlık sürecinin zihinsel boyutunu okura sunmaktadır. Bu boyut, yirminci yüzyılda “psikanalizin yeniden kurucusu” olarak kabul edilen Jacques Lacan’ın teorileri bağlamında incelendiğinde, felsefe paydasında buluşan Yavuz ve Lacan’ın dil, söylem, hakikat, bilinç ve bilinç dışı işleyiş, yazma ve okuma sürecinin psikanalitik yönü gibi vurgularını Üç Anlatı’da irdelemek doğru olacaktır.
Yaratıcı yazarın doğuşu ve sanat eserinin yaratım sürecinin psikanalitik boyutunu, Lacan’ın imgesel, sembolik ve gerçek olarak tanımladığı üç düzeni ile Yavuz’un üç anlatısı arasındaki paralellik ile okumak, bu iki düşünürün sanat felsefesi üzerine görüşlerini aydınlatacaktır. Böylece, Lacancı bilinç dışı öznenin oluşumunda çektiği sancılar ve geçirdiği evreler, Üç Anlatı’da yazar özne kimliğinin oluşumunda yansımasını bulur. Lacancı ayna evresinin dramasını deneyimleyen, sembolik düzende dilin tuzaklarında gezinen ve gerçek düzende Lacancı gerçek’in peşinden giden yazar öznenin serüveni, Üç Anlatı’da kayboluştan yeniden doğuşa adım atan yazarın yolculuğunun bir izdüşümüdür.
Bu çalışma, Lacancı öğretide konuşan ve dinleyen bilinç dışı öznenin, Üç Anlatı’da yazan ve okuyan öznedeki yansımasını incelemeyi amaçlamaktadır. Böylece Hilmi Yavuz’un Üç Anlatı’sı, yaşamını ve yazınını doldurmak için Lacancı küçük a nesnesinin peşinden giden yaratıcı yazarın aslında arkasında ölümü aşan bir Lacancı Şey bırakma sürecine okurun tanıklığı olarak ele alınacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 4 Ağustos 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Sayı: 54 |