19. yüzyıldan itibaren gelişmiş ülkelerde kadının toplum hayatındaki yeri ve önemi hararetle tartışılmaya başlanmış ve özellikle Batılı kadınlar, erkeklerle eşit haklara sahip olmak adına çetin bir mücadelenin içine girmişlerdir. İslamiyet’in kabulü sonrasında; İran, Arap ve Bizans kültürlerinin etkisiyle, İslamiyet öncesi sahip olduğu konumu kaybeden ve toplumsal hayatın önemli ölçüde dışında bırakılmış olan Türk kadını da dünyadaki bu değişimden etkilenmiştir. Özellikle II. Meşrutiyet Dönemi’nde hızlanan modernleşme sürecinde aydınlar, kadın kimliğini sorgulamaya başlamış ve öncelikle kadın hakları, evlilik ve kadının eğitimi meseleleri üzerinde durmuşlardır. Bu dönemin görece özgürlük ortamında özellikle İstanbul ve Rumeli’de yaşayan Türk kadınları kendileriyle ilgili meselelere duyarsız kalmayarak gazete ve dergiler aracılığıyla kadına ait sorunları dile getirmeye çalışmışlardır. Bu makalede eğitim, iş hayatı, sosyal yaşam ve evlilik gibi hususlarda erkeklerle eşit haklara sahip olmak gibi masum talepler için büyük gayret sarf eden ve Türk kadınının bugün geldiği noktada önemli pay sahibi olan öncü kadınlardan bahsedilecektir.
Bölüm | Makaleler |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Ocak 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Sayı: 55 |