Osmanlı-Rus Harbi (1877-1878) sonrasında her iki devlet arasında Ayastefanos Antlaşması’nın imzalanması ile birlikte Tuna’dan Karadeniz ve Ege sahillerine kadar uzanan topraklara sahip büyük bir Bulgaristan meydana getirilmişti. Fakat İngiltere başta olmak üzere bazı Avrupa devletlerinin müdahale etmesi sonucu Ayastefanos Antlaşması geçersiz kılınmış ve yerine Berlin Antlaşması (13 Temmuz 1878) imzalanmıştı. Bu antlaşma çerçevesinde, daha önce oluşturulan “Büyük Bulgaristan” ortadan kaldırılarak sınırlı bir prenslik Bulgarlara uygun görülmekle birlikte Makedonya bölgesi tekrar Osmanlı toprağı olmuştu. Bu iki antlaşma arasında geçen süre sadece 4 ay 11 gün sürmüş olmasına rağmen Bulgarlar çok kısa bir süre de olsa elde etmiş oldukları Makedonya hâkimiyetini bir türlü unutamamış ve bu kısa hâkimiyeti tarihi bir hak saymıştı. Bulgarlar, Makedonya üzerindeki 896-900 yılları arasında Simeon ve 1230-1246 yılları arasındaki Asen hükümdarları dönemleri ile kısa süreli Ayastefanos hâkimiyetlerini öne sürerek bu bölgelerin Bulgaristan toprağı olması gerektiğini savunuyorlardı. Bulgar ulusal uyanışı gerçekleştirmek amacıyla büyük bir eğitim seferberliği başlatan Bulgarlar, Makedonya topraklarında çok sayıda okullar açarak bu okullar aracılığıyla kendi propagandalarını yayma gayretleri içerisinde olmuşlardı. Bulgarlar, siyasi, ekonomi, kültürel ve askeri alanlardaki hususlar bakımından kritik öneme sahip bulunan Selanik vilayetini ulusal davaları açısında ayrıcalıklı bir konumda tutmakta ve bu amaçla buralarda yoğun bir okul açma faaliyetleri yürütmekteydiler.
After the Ottoman-Russian War (1877-1878), with the signing of the San Stefano Treaty between the two states, a great Bulgaria with lands stretching from the Danube to the Black Sea and Aegean coasts was created. However, as a result of the intervention of some European states, especially England, the Treaty of San Stefano was invalidated and the Berlin Treaty (July 13, 1878) was signed. Within the framework of this treaty, “Great Bulgaria” was abolished and a limited principality was deemed appropriate for the Bulgarians, but Macedonian region became Ottoman territory again. Although the period between these two treaties lasted only 4 months and 11 days, the Bulgarians could not forget the Macedonian domination they had achieved, albeit for a very short time, and considered this short domination a historical right. The Bulgarians argued that these regions should be Bulgarian territory, arguing that during the reigns of Simeon between 896-900 and Asen rulers between 2130-1246 and their short-term domination of San Stefano. The Bulgarians, who started a great educational campaign in order to realize the Bulgarian national awakening, tried to spread their propaganda through these schools by opening many schools in Macedonian territory. The Bulgarians, kept the Thessaloniki province, which has a critical importance in terms of political, economic, cultural and military issues, in a privileged position in terms of their national causes, and fort his purpose, they were carrying out intensive school activities.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Bölgesel Çalışmalar |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ocak 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Sayı: 73 |