ÖZET
.Ülkemizde çözümlenmesi gerekli önemli sorunlardım biri de toprak
erozyonudur. Bu olay doğada sinsi bir şekilde meydana geldiği için korkunç
bir afettir.
Ulusal ekonomisinin temelleri tarıma dayalı olan ülkemizde şimdiye
dek erezyonun anlam ve önemi tam olarak anlaşılamamıştır.
Bu olay tarım, orman ve otlak sahalarında zararlı olmakla kalmamış;
öte yandan barajlar gibi büyük yatırımlara malolan sanat yapılarını da
işe yaramaz hale getirmiştir.
Ekonomik yönden yarı gelmişmiş ülkeler arasında yer alan Türkiye'
de mevcut tarımsal üretim şimdiki nüfusu beslemekten uzaktır. Çünki
her yıl % 3 oranında artan niifusumuza karşı üretim ancak %2,5 dolayında
bir artış göstermektedir ki, bu durum, ülkemiz için üzerinde
ehemmiyetle durulacak bir sorundur. Aradaki farkın kapatılamaması,
ülkemizde yakın bir gelecekte açlıkla ilgili bir sürü sorunların meydana
gelmesine sebep olacaktır. Şu halde, Türkiye'nin ekonomik gelişimiancak
ve ancak tarımsal üretimin nüfusdan daha hızlı bir şekilde çoğalmasına
bağlıdır.
Bugiin için erozyon çalışmalarında başta gelen A.B.Devletlerinde
her yıl tarla ve çayır arazi/erinden üç milyar ton toprak erozyon olayt
ile okyanuslara taşınmaktadır. 'ülkemizde her yıl erozyon olayı ile
denizlere taşınan toprak miktarı 440 milyon ton dolayındadır. Bu miktar
toprak 20 cm kalınlığında bir tabaka halinde yüzeye serilmiş olsa,
her yıl Kıbrıs ad~ı büyükıüğünde bir saha kaybediyoruz,. demektir.
A.B.Devl'etleri bundan aşağı yukarı elli yıl önce erozyonu ulusal
bir sorun olaruk ele aldığı halde, ülkemizde bu konu ancak 1956 yılında
önem kazanmaya başlamıştır.Ülkemizde erozyon zararlarına ait sayısız iimekler verilebilir, zira
Türkiye bir erozyon koleksiyonu giirÜnümündedir. Anadolu üzerinden
uçakh' geçenler her tarafta bunun .zararlarını kolayca izleyebilirler.
Yer yüzünde erozyonun zararını giirmemiş v~ acısını çekmemiş
milletpek azdır. Bir vakitler büyük imparatorluklar kurmuş olan Türk'ler
bu sinsi ve amansız düşmanla başa çıkamaz hale gelmiş/er ve bilindiği
gibi Türk'ler dünyanın dört bir yanına göç etmek zorunda kalmışlardır.
Olkemizde son zamanlarda gtirülen feyezan olayları da erozyonun
aktif sonuçlarıdır. Örneğin, 1967 yılında Ankara'da 169 vatandpşımızın
kaybı ve 21,5 milyon liralık zararla sonuçlanan taşkın ile 1958 yılında
Çaııkm' da 17 vatandllŞımızın kaybına malolan ve 6 milyon liradan fazla
zarar meydana getiren taşkınlar çok iinemlidir.
Kurak iklim koşullarında da rüzgar erozyonu zararlı olmaktadır.
Örneğin, 1956 yılında bu yolla 500 bin ton tahıl zarar giirmüştür. Aynı
şekilde, 1962 de Karapınar'da 4D0 bin dekar arazi rüzgar erozyonuna
konu olmuştur. Öte yan~ı, ülkemizin göz bebeği olan Haliç, vapurların
hareketini güçleştirecek şekilde millenmeye başlamıştır.
Bu broşürde, toprak erozyonunun tanımı ve tasnifi hakkında geniş
bilgi verilmiş ve bunun jeolojik erozyondan farkı belirtilmiştir. Ayrıca,
toprtık ve su muhafazasının tanımı ve önemine de değinilmiştir. Bu yazının
hazırlanmasında kaynak listesi geniş tutulmuştur. Büyük bir emek
ürünü olan b6yle bir eserin, bu sahada çalışaıı meslektaşlarıma ve öğren'
cilerime yararlı olmasını temenni ederim.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | DERLEMELER |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Aralık 2010 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 1975 Cilt: 6 Sayı: 3 |
Bu dergide yayınlanan makaleler Creative Commons Uluslararası Lisansı (https://creativecommons.org/licenses/by-nc/4.0/) kapsamında yayınlanmaktadır. Bu, orijinal makaleye uygun şekilde atıf yapılması şartıyla, eserin herhangi bir ortam veya formatta kopyalanmasını ve dağıtılmasını sağlar. Ancak, eserler ticari amaçlar için kullanılamaz.
https://creativecommons.org/licenses/by-nc/4.0/