ÖZET : Zararlı böcekler, dayanıksız bitkilerin veriminde ve kalitesinde önemli düşüşlere neden olurlar. Zararlılarla mücadelede ekim nöbeti, biyolojik kontrol ve pestisit kullanımı gibi değişik yöntemler uygulanmaktadır. Bunlardan ekim nöbeti ve biyolojik kontrol uygulamalarından alınan sonuçlar sınırlıdır. Zararlılarla savaşta günümüzde pestisitler yaygın olarak kullanılmaktadır. Ancak, pestisitler çevre ve insan sağlığı üzerine olumsuz etkileri yanında ekolojik dengenin bozulmasına da neden olmaktadırlar. Bu konuda en etkili uygulama dayanıklı çeşitlerin elde edilmesidir. Bu amaçla seleksiyon ve melezleme gibi geleneksel ıslah yöntemlerinin kullanımıyla başarıya ulaşmak zaman alıcı ve oldukça sınırlıdır. Günümüzde birçok alanda kullanılan ve 1970'li yıllarda başlayan genetik mühendisliğinden dayanıklılık ıslahı çalışmalarında da yararlanılmaktadır. Fasulye tohumlarında bulunan arcelin geni ve yem börülcesi tohumlarında bulunan tripsin inhibitör geni kullanılarak bazı zararlılara karşı dayanıklı transgenik bitkiler elde edilmiştir. Hatta; bitkilerle ilişkisi olmayan farklı bir organizmadan (Bacillus thuringiensis), genetik mühendisliği yöntemleri kullanılarak cryIA(b) ve cryIA(c) genleri izole edilip pamuk, tütün ve domatese aktarılmıştır. Böylece Lepidoptera, Coleoptera ve Diptera'lara dayanıklı transgenik bitkiler elde edilmiştir. Bu bitkiler üzerinde yapılan laboratuar ve tarla testlerinden olumlu sonuçlar alınmıştır.
THE USE OF GENETIC ENGINEERING IN BREEDING FOR INSECT RESISTANCE
SUMMARY: Harmful insect cause reductions in the yield and quality of susceptible plants. Some methods such as crop rotation, biological control and pesticides were used for insect control. The results obtained from crop rotations and biological control are limited. At present, pesticides are commonly used for pest control, but pesticides have negative effect on human and environment causing deterioration in ecological balance. In this subject, the best strategy is to breed resistant plants. Conventional breeding methods such as selection and hybridization are highly limited and take long time. At present, genetic engineering that are used in a number of areas and started in 1970ís has also been used in breeding for resistance. Resistant transgenic plants to some pests were developed using arcelin gene in bean seeds and tripsin inhibitor gene in cowpea seeds. cryIA(b) and cryIA(c) genes isolated from different organism such as Bacillus thuringiensis that are not related to plants using methods of genetic engineering were transferred to cotton, tobacco and tomato. In this way, resistant transgenic plants to Lepidoptera, Coleoptera and Diptera were developed. These plants were tested in the field and laboratory and positive results were obtained.
Birincil Dil | tr;en |
---|---|
Bölüm | DERLEMELER |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 5 Nisan 2013 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 1998 Cilt: 29 Sayı: 1 |
Bu dergide yayınlanan makaleler Creative Commons Uluslararası Lisansı (https://creativecommons.org/licenses/by-nc/4.0/) kapsamında yayınlanmaktadır. Bu, orijinal makaleye uygun şekilde atıf yapılması şartıyla, eserin herhangi bir ortam veya formatta kopyalanmasını ve dağıtılmasını sağlar. Ancak, eserler ticari amaçlar için kullanılamaz.
https://creativecommons.org/licenses/by-nc/4.0/