The science of Eloquence (Balāgha) has an important place in understanding the characterictic of Arabic language and its mysteries. The Qurʾān, which was a miracle in word, was sent down together with Islam, and at that time the Arabs, who were at the top of their game in rhetorics and eloquence, were challenged with this book. As a matter of fact, the society that was its interlocutor at the time of the Qurʾān's revelation was a very successful society in terms of Eloquence and Clarity (of expression/faṣāḥa). The Qur'ān itself is full of testimonials to its eloquence and clarity. Its features such stylistics that even its opponents are astonished by it. And it was historically demonstrated that they are incapable of producing anything like it, except that they were amazed. The literary beauties hidden in the verses of the Qur'ān can only be seen, understood, and appreciated through the science of eloquence. In this respect, the philological tools, be they Ṣarf and Naḥw or Balāgha, are very impostant for the correct understanding of the Qur'ān. Every chapter of the Qurʾān contains many literary arts in terms of the science of Eloquence. For example, it has been said that the Fatiha sūrah, the first sūrah of the Holy Qur'ān, is a very rich sūrah in literary terms. This literary richness of the Fatiha sūrah has clearly influenced its meaning indirectly. In this way, only the literary arts of the Fātiḥa Sūra, which were mentioned in the exegetical work of Abū Ḥayyān called " al-Baḥr al-muḥīṭ", were introduced and explained. Our aim around this work is to investigate the contributions of literary arts on verses in terms of meaning within the science of eloquence(balāgha). The literary arts mentioned in the study were studied and examined from various sources related to Arabic language and Eloquence science in general, and the information and findings obtained about these arts are given here. The information and determinations obtained about these arts are also included here. The formation of these literary arts in general took place in line with the analysis of more than one verse body in the Surah of Fatiha in terms of the science of eloquence and the depth of meaning it added to syntax in the semantic context. The subject matters were briefly stated and it was mentioned where and how these arts emerged in the verse. In this study, we endeavored to present a brief account of the science and arts of eloquence, and tried to demonstrate the effects of literary arts within the verses of the surah. Finally, we strove to explain how important these literary arts are in terms of understanding the Qurʾān throughout the study.
Belâgat ilmi, Arap dilinin özelliklerini kavramada ve gizemlerini anlama konusunda önemli bir yere sahiptir. İslam’la birlikte lafzıyla mûcize olan Kur’ân-ı Kerîm inmiş ve sonrasında bu kitapla belâgat ve hitabet konusunda zirvede bulunan Araplara meydan okunmuştur. Nitekim Kur’ân-ı Kerîm’in indirildiği dönemde muhatabı olan toplum Belâgat ve Fesahat konusunda son derece başarılı bir toplumdu. İşte Kur’ân-ı Kerîm’in böyle bir meydan okumasına bakılarak belâgat açısından ne kadar zengin olduğu daha da fazla anlaşılmaktadır. Aynı zamanda Kur’ân hitap açısından öyle bir üslup kullanmıştır ki İslam’a karşı olan kimseler bile bu üslup karşısında hayretler içerisinde kalmışlardır. Hayret etmeleri dışında kendilerinden bir benzerini getirmeleri talep edilmesi karşısında da aciz kaldıkları kanıtlanmıştır. Kur’ân-ı Kerîm’in içeriğinde ve üslubunda görülmeyen, yüzeysel olarak bakıldığında hemen anlaşılmayan, derin araştırma sonucu ulaşılan edebî güzelliklere ve ayetlerin nazmında gizlenmiş edebî sanatlara Belâgat ilmi yardımıyla ulaşılır. Bu bakımdan Arap dili ilimlerinden gerek Sarf ve Nahiv ilmi olsun gerekse Belâgat ilmi olsun Kur’ân-ı Kerîm’deki sûreler ve ayetlerin doğru anlaşılması konusunda önem arz eden ilimlerdir. Kur’ân-ı Kerîm’in her sûresi Belâgat ilmi açısından kendisinde birçok edebî sanatı barındırmaktadır. Mesela Kur’ân-ı Kerîm’in ilk sûresi olan Fâtiha sûresinin edebî yönden oldukça zengin bir sûre olduğu söylenmiştir. Fâtiha sûresinin edebî yönden olan bu zenginliği dolaylı olarak manasına da açık bir şekilde etki etmiştir. Bu minvalde Fâtiha sûresinin sadece Ebû Hayyân’ın “el-Baḥrü'l-muḥîṭ” adlı eserinde belirtmiş olduğu edebî sanatlarının tanıtımı ve açıklaması yapılmıştır. Bu eser etrafında amacımız belâgat ilmi içerisinde edebî sanatların ayetler üzerinde anlam bakımından katkılarını araştırmaktır. Çalışma da bahsi geçen edebî sanatlar genel olarak Arap dili ve Belâgat ilminden bahseden kaynaklardan araştırılmış ve incelenmiştir. Bu sanatlar hakkında elde edilen bilgilere ve tespitlere de burada yer verilmiştir. Bu edebî sanatların genel olarak oluşumu, Fâtiha sûresinde var olan birden fazla kıraat vücûhâtının belâgat ilmi açısından tahlil edilmesi ve anlamsal bağlamda söz dizime kattığı mana derinliği doğrultusunda gerçekleşmiştir. İçerikteki konular üzerinde derin bir açıklama yapılmaya çalışılmış ancak amacın dışına çıkılmamaya gayret edilmiştir. Konular kısaca ifade edilerek bu sanatların ayette nerede ve nasıl ortaya çıktığından bahsedilmiştir. Bu çalışmamızda Belâgat ilmi ve sanatları veciz bir şekilde ele alınmaya çalışılmış ayrıca edebî sanatların ayetler üzerindeki etkileri ortaya çıkarılmaya çalışılmıştır. Son olarak da bu edebî sanatların Kur’ân-ı Kerîm’i anlama bakımından ne kadar önemli olduğu çalışmanın genelinde anlatılmaya çalışılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din, Toplum ve Kültür Araştırmaları |
Bölüm | Derleme |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2022 |
Gönderilme Tarihi | 12 Mart 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.