Empati ile ilgili literatürden söz ederken, konuya belli bir empati tanımı vererek girmenin hem zor, hem de bir ölçüde hatalı olacağı, lca-kanısmdayız. Çünkü, hem empati kelimesine verilen anmanı zaman içinde sıkça değişmiştir, hem de günümüzde araştırmacdar “empati” denildiğinde birbirinden farklı şeyler anlamaktadırlar. Hickson (1985) literatürde empatinin yeterince iyi tanımlanmadığını, Iannotti (1975) ise farklı araştırmacıların yaptıkları empati ile ilgili operasyonel tanımlar arasında tutarlılık ■ bulunmaldığını belirtmektedir. Gerçekten de bugün empatiyi, “empati karşısındakinin duygularını anlamaktır” diye tanımlayanların yanı sıra “karşısındakinin duygu ve düşüncelerini anlamaktır” diye tanımlayanlar da vardır, “empati karşısındakinin hissettiklerini hissetmektir” diyenler de bulunmaktadır. Bu tanımlar görünürde birbirlerine benziyorlarsa da, aslında aralarında birtakım temel farklılıklar vardır. En azından, “empati onun anlamaktır” dediğimizde, empatinin bilişsel (cognitive) yönünü, “empati onun gibi hissetmektir” dediğimizde ise duygusal (affective) yönünü vurguluyoruz demektir. Bu şekilde empatinin bilişsel ve duygusal yönlerini vurgulayan tanımlara literatürde sıkça Taşlanmaktadır (Shantz, 1975).
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Alan Eğitimleri |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 22 Ağustos 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 1988 |
AUEBFD'nin tüm İçerikleri Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License kuralları çerçevesinde lisanslanmaktadır.
AUEBFD CC BY-NC-ND 4.0 lisansını kullanmaktadır.