Alacaklı, cebri icraya başvurarak alacağını borçlunun malvarlığından elde edebilmektedir. Bir başka ifadeyle, icra hukukunda alacaklı talepte bulunması halinde icra dairesi tarafından borçlunun devredilebilen ve iktisadi değer taşıyan malvarlığına (mal, hak veya alacaklarına) hukuken el konulması ve satılması sonucu tatmin edilmektedir. Senede bağlanmamış anonim şirket payı da borçlunun devredilebilen ve iktisadi değer taşıyan malvarlığı içerisinde yer almaktadır. Dolayısıyla alacaklı alacağını elde edebilmek için borçlunun senede bağlanmamış anonim şirket payını haczedebilecektir. Zira senede bağlanmamış anonim şirket paylarının haczin konusunu oluşturacağı İİK m. 94 ve TTK m. 133’de açıkça ifade edilmiştir. Senede bağlanmamış anonim şirket payı çıplak pay ve kaydi pay olarak ikiye ayrılmaktadır. Her iki kavramda farklı hususları ifade etmektedir. Ancak birbirine benzer yönleri de bulunmaktadır. Bu yüzden çıplak payın haczine uygulanan bazı hükümler niteliğine uygun düştüğü ölçüde kaydi payın haczinde de uygulama alanı bulabilecektir. Çalışmamızda çıplak payın ve kaydi payın haczine ayrı ayrı yer vereceğiz. Bu çerçevede haczin ve hacze ilişkin olarak alınacak muhafaza tedbirlerinin uygulanma usulüne doktrindeki tartışmalar ve Yargıtay uygulaması ışığında yer vermeye çalışacağız
Creditor can get his credit from owing’s assets by appealing to compulsory execution . In other words, in terms of executive law if creditor demands, owing’s transferable and economic assets legally can seize and sold. In that respect incorporated company share which is not tied-up to a bill take place of owing’s transferable and economic assets. Therefore, creditor can distrain owing’s incorporated company share which is not tied-up to a bill. Because it is clearly expressed that incorporated company share which is not tied-up to a bills subject of the Turkish Code of Bankruptcy article 94 and Turkish Commercial Code article 133. Incorporated company share which is not tied-up to a bill is legally separated as basic share and registered share. Both concepts include same and different meaning. Therefore some provision which is executed to distraint of basic share, according to nature, are applied to registered share, too. In this article, distraint of basic share and registered share are placed separately. In this context, we did a research on the fact that the method of implementation of distraint and protective measures gave place in the light of Supreme Court decisions and debates on doctrine
Diğer ID | JA45CH57TS |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2016 |
Gönderilme Tarihi | 1 Aralık 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Cilt: 65 Sayı: 4 |