Kadınların erkeklerle eşit haklara kavuşması uzun bir evrim sürecinde olmuştur. 20. yüzyıla gelinceye kadar kadınların siyasal ve toplumsal hayattaki rolleri kapalı ve sınırlıdır. Kadınların, toplumun kendisine biçtiği ev hanımlığı, annelik rolleri dışında kamusal hayata girerek siyasi hakları kazanması ancak demokrasi, insan hakları, eşitlik kavramlarının gelişmesi sonucunda ve bunların doğal bir uzantısı olarak gerçekleşmiştir. OrtaAsya Türk Devletlerinde kadınlar geniş ölçüde siyasi haklara sahipti. İslamiyetin kabulü ile birlikte Türk kadını siyasi hakları kullanma açısından bazı sınırlamalara tabi oldu. Özellikle Osmanlı Devletinde Tanzimat fermanının ilanına kadar olan süreçte İslam hukuku kurallarının dar anlamda yorumlanması sonucunda kadınlar
bu haktan yoksun olmuşlardı. Meşrutiyet döneminde kurulan bazı kadın
dernekleri ve basın sayesinde Osmanlı kadını genel anlamda kadın
haklarını arama yoluna gitmiş ve bunun uzantısı olarak da siyasi hak
talebini dile getirmeye başlamıştır. Ancak Türk kadınının gerçek anlamda
siyasi hakları kazanması Cumhuriyetin ilanından sonra yapılan kanunlarla
gerçekleşmiştir.
Siyasal hak Siyasi katılım Kadın hakları Osmanlı Hukuku Hukuk Tarihi
Attaining rights for women equal to those of men has been a long process of evolution. Until the 20th Century, the role of women in political and social life was restraint and limited. Winning rights for women to enter public life, other than in the roles of mother and housewife, were valued by the community only as the natural extension of the development of the concepts of democracy, human rights, and equality. In central Asian Turkish states, women had a great deal of rights. With the adoption of Islam, Turkish women were somewhat restricted in the exercise of these rights. Especially in the Ottoman Empire, until the Tanzimat era, the strict interpretation of Islamic rules prevented women from using these rights. Due to the foundation of some women’s associations in the Constitutional era and the attention of the press, Ottoman women started to ask for their rights and, as an extension to this, claimed their political rights. The full attainment of political rights for Turkish women was not accomplished until the declaration of the Republic
Diğer ID | JA89BA48KT |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mart 2011 |
Gönderilme Tarihi | 1 Mart 2011 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2011 Cilt: 60 Sayı: 1 |