Onarıcı adalet, toplumun ihtiyaçlarıyla mağdurların ve faillerin ihtiyaçları arasında denge kurmak suretiyle toplum menfaatleri üzerinde yoğunlaşan bir anlayıştır. Başlıca onarıcı adalet programlarından biri de mağdur fail arabuluculuğudur (MFA). MFA’da, mağdur ve fail, genellikle bir arabulucunun yardımıyla, suçtan kaynaklanan sorunların çözümüne gönüllü olarak aktif bir şekilde katılırlar. Türk Ceza Muhakemesi Kanununun (CMK) 253. maddesi, Cumhuriyet savcısına veya mahkemeye, MFA’ya başvurma yetkisini vermektedir. Türk ceza muhakemesi hukukunda MFA’nın usûlüne ilişkin yasal düzenleme, 19 Aralık 2006’da yürürlüğe giren 5560 sayılı Kanunun Ceza Muhakemesi Kanununda yaptığı değişikliklerle esaslı şekilde değiştirilmiştir. CMK uyarınca, Arabuluculuk Yönetmeliği 26 Temmuz 2007 tarihinde Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Arabulucu taraflarla görüşür ve ortak veya ayrı toplantılar yapar. Arabuluculuktaki görüşmeler gizlidir. Bunun ilk anlamı, müzakerelere sadece katılabilmesidir. (CMK m. 253,13). Gizliliğin ikinci anlamı, müzakereler sırasında taraflardan birince açıklanan görüşler, yapılan kabuller veya önerilerin, sonradan kovuşturmada ya da herhangi bir davada delil olarak kullanılamamasıdır (CMK m. 253,20). Buna göre, arabuluculuk sırasında aktarılan bilgiler, müzakereler dışında elde edilebilir ve delil olarak kabul edilebilir olmadığı takdirde, genel olarak delil kabul edilmez (Uzlaştırma Yönetmeliği m. 19,4). Taraflar MFA sonunda bir anlaşmaya varırlarsa, yazılı anlaşma metninin bir sureti, onaylanmak üzere, arabulucu tarafından savcıya veya mahkemeye gönderilir. Anlaşma olmazsa, savcı veya mahkeme bilgilendirilir; fakat müzakereler hakkında ayrıntılı bilgi verilmez. Uzlaşma anlaşması taraflarca gönüllü olarak imzalanır ve sadece makul ve orantılı edimler içerebilir (CMK m. 253,17). Onayın ardından uzlaşma anlaşması bağlayıcı olur. Fail, uzlaşma anlaşmasıyla üstlendiği edimi yerine getirmezse, uzlaşma anlaşması ilâmlarla aynı şekilde icra edilebilir. Sonuç olarak mağdur, tazminat veya ceza soruşturması başlatılmasını talep etme hakkını kaybeder (CMK m. 253,19). CMK’nın yeni hükümleri doğrultusunda, MFA’nın Türk hukukunda gelişmesi beklenmektedir. mağdur, fail, onların kanunî temsilci ve avukatlarının
Restorative justice is an approach that focuses on the interests of the community by balancing the needs of the community, the victims and the offenders. Victim offender mediation (VOM) is one of the main types of restorative justice programmes. In VOM, the victim and the offender voluntarily participate actively in the resolution of matters arising from the crime, generally with the help of a mediator. Article 253 of the Turkish Criminal Procedure Act (CPA) gives the public prosecutor and the court authority to use VOM. The statutory regime for the conduct of VOM in Turkish penal procedure law has been substantially changed by the enactment Act No 5560 which came into force on December 19, 2006 amending the Criminal Procedure Act. Under the CPA, the Mediation Directive published in the Official Journal of Turkey came into effect on July 26, 2007. VOM may be used in the following offenses (CPA Art 253(1)): 1.Offenses which can be prosecuted by the public prosecutor only upon complaint of the injured party; 3.Negligent assault; 4.Violation of dwelling immunity; 5.Child kidnapping; 6.Disclosure of the information and documents containing commercial secrets, banking secrets or customer secrets. The prosecutor sends the victim and offender a mediation offer through a letter (CPA Art 253(4)). When the mediation is offered to the parties, they are informed of the use of mediation and their rights in the case of accepting or rejecting the mediation offer (CPA Art 253(5)). If the parties freely consent, the prosecutor or the court may refer them to VOM. Then a mediator, who has to be a lawyer, is appointed (CPA Art 253(9)). The mediator has to complete the mediation process maximum of thirty days from the time the documents in the file were given to him or her. The prosecutor may only extend this period for another twenty days once (CPA Art 253(12)). The mediator contacts the parties and meets with them together or separately (caucuses). Discussions in mediation are confidential. First, it means that only the victim, the offender, their legal representatives, and their attorneys are allowed to participate in the negotiations (CPA Art 253(12)). Second, confidentiality means that views and acknowledgments expressed or suggestions made by a party during the negotiations can’t be used as evidence in any legal proceeding or in the subsequent trial of the case (CPA Art 253(20)). Thus the information exchanged during mediation sessions are generally inadmissible unless otherwise discoverable and admissible (Mediation Directive Art 19(4)). Where parties arrive at a settlement at the end of the VOM, it will be recorded in writing by the mediator and a copy of the written agreement is sent to the prosecutor or the court in order to be approved. When no agreement is sent, the prosecutor or the court are informed but without disclosure any detail about the negotiations. Settlement agreements can be signed by the parties voluntarily and may contain only reasonable and proportionate obligations (CPA Art 253(17)). After confirmation the settlement agreement will be binding. If the offender does not perform the obligation imposed on his or her by the settlement agreement, the settlement agreement will be enforceable in the same manner as a judgment. As a consequence, the victim loses the right to make further civil claims or to start the criminal process (CPA Art 253(19)). Under the new provisions of the CPA, VOM is expected to be further developed in the Turkish law system
Restorative justice Alternative dispute resolution Victim offender mediation Mediator Confidentiality Impartiality
Diğer ID | JA63TF44ZK |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2007 |
Gönderilme Tarihi | 1 Aralık 2007 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2007 Cilt: 56 Sayı: 4 |