The central idea of functional finance is that while assessing fiscal policy the impact of fiscal actions on the economy should be considered and the priority of fiscal policy should be full employment and price stability, without using balanced budget as a constraint. Keynesians on the other side, tried to eliminate involuntary unemployment by basing on the linkages between full employment and fiscal policy. These linkages have been abandoned by neoliberal policies due to their inflationary impacts and state obligations regarding unemployment and underemployment were also terminated. The idea of “personal failure” has dominated “system failure” with the argument that insufficient demand in the economy constraints employment and results in involuntary unemployment. However, the market failure in coping with unemployment and poverty indicates the necessity of state intervention. According to the Post-Keynesian view, to achieve full employment the state should either increase aggregate demand via investment and so the growth and employment will rise, or should create jobs as the “employer of last resort”for the ones who want to work, and so create infinitely elastic labor demand without any expectation of profit
Fiscal Policy Functional Finance Full Employment Employer of Last Resort (ELR)
Fonksiyonel maliye anlayışına göre, maliye politikası değerlendirilirken mali eylemlerin ekonomide yarattığı etkilere bakılmalı, bütçe denkliği bir kısıt oluşturmamalıdır ve maliye politikasının öncelikli hedefi tam istihdamın ve fiyat istikrarının sağlanmasıdır. Keynesyen yaklaşım ise, tam istihdam ile maliye politikası arasında kurduğu ilişki ile gönülsüz işsizliği ortadan kaldırmaya çalışmıştır. Ancak bu ilişki neoliberal politikalarla terk edilerek, tam istihdam hedefinden enflasyonist olduğu gerekçesi ile vazgeçilirken, işsizlik ve eksik istihdam ile ilgili daha önceki dönemde devlete ait olan yükümlülükler ortadan kaldırılmıştır. Ekonomilerde yetersiz talebin istihdamı sınırlandırdığı ve gönülsüz işsizliğe neden olduğu görüşünden vazgeçilerek sistemin başarısızlığı yerine bireyin başarısızlığı ön plana çıkarılmıştır. Ancak işsizliğin ve dolayısıyla yoksulluğun azaltılmasında ortaya çıkan piyasa başarısızlığı devlet müdahalesinin gerekliliğine işaret etmektedir. Post-Keynesyen yaklaşıma göre tam istihdamı sağlamak için devlet, ya toplam talebi artırarak yatırımları ve dolayısıyla büyüme ve istihdamı artırmalı ya da “en son işveren” olarak çalışmak isteyen herkese doğrudan iş sağlamalı, kar beklentisi olmaksızın sonsuz esnek emek talebi yaratmalıdır
Diğer ID | JA45YY28UC |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mayıs 2013 |
Gönderilme Tarihi | 1 Mayıs 2013 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2013 Cilt: 13 Sayı: 26 |