Since the last quarter of the twentieth century, there has been a widespread belief that citizenship as a concept and practice is in crisis, causing a revival of citizenship studies. The crisis of citizenship results from the disappearance of the citizen as a political subject who has the capacity to create and transform the world with words and deeds. This crisis provides a challenge to rearticulate the relationship between democracy, rights, sovereignty and national identity as the primary components of modern citizenship. There have been two responses to this challenge: liberal nationalism and constitutional patriotism. Both approaches try to answer the question of how to promote a democratic political community of free and equal citizens in modern societies under the condition of cultural diversity by focusing on the citizenship debate. The aim of this paper is to reveal the main arguments of these two accounts on citizenship and politics and to argue that constitutional patriotism presents a more plausible alternative in overcoming the crisis of citizenship
Citizenship democracy national identity public sphere cultural diversity
20. yüzyılın son çeyreğinden itibaren, siyasal ve sosyal kuram alanında yurttaşlık tartışmalarının yeniden canlandığı ve hız kazandığı bir döneme tanıklık etmekteyiz. Yurttaşlığın krizi, içinde yaşadığı dünyayı söz ve eylem yoluyla kurma ve değiştirme kapasitesine sahip siyasal bir özne olarak yurttaşın ortadan kaybolması anlamına gelmektedir. Bu kriz modern yurttaşlığın asli bileşenleri olan demokrasi, haklar, egemenlik, ulus-devlet ve ulusal kimlik gibi kavramlar arasındaki ilişkilerin yeniden sorunsallaştırılması ve düzenlenmesine dair bir ihtiyacı da beraberinde getirmektedir. Bu ihtiyaca yanıt verme girişiminde öne çıkan iki kuramsal yaklaşımdan bahsedilebilir: liberal milliyetçilik ve anayasal yurtseverlik kuramları. Her iki yaklaşım da yurttaşlık ile ilgili güncel sorunları merkeze alarak kültürel çeşitlilik koşulları altında demokratik bir siyasal ve toplumsal düzen tasavvurunun hangi ilkeler ve koşullarla hayata geçirebileceğini tartışmaktadır. Bu yazının amacı bu iki kuramın, siyasal alanın ve yurttaşlığın nasıl düzenleneceğine dair temel varsayım ve argümanlarını karşılıklı olarak ortaya koymak ve yurttaşlığın krizinin aşılmasında anayasal yurtseverliğin liberal milliyetçilik karşısında neden daha başarılı olduğu sorusuna yanıt aramaktır.
Yurttaşlık demokrasi ulusal kimlik kamusal alan kültürel çeşitlilik
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 8 Ocak 2015 |
Gönderilme Tarihi | 8 Ocak 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Cilt: 69 Sayı: 4 |