Throughout human history, mines have been of great importance both economically and due to the diversity of their uses. In the classical period, the Ottoman Empire took care to operate mines in a certain order for financial and military reasons. Accordingly, mines were generally operated by the state until the Tanzimat period. There were many mining operations in Anatolia, which had rich mineral deposits. Gümüşkan Imperial Mine, located in the Keskin district, started to produce large amounts of lead, silver and silvery lead since 1820. The mine was operated until 1860, with the help of the warden or managers sent to the region. After this date, production has been suspended due to ore scarcity, technological inadequacy, etc.
Following the proclamation of Tanzimat, changes and transformations began to take place in Ottoman mining as in every field. Accordingly, administrative organizations were established for the mines and many foreign experts were employed in the reorganization process. The increased interest of Europeans in Ottoman mines after the Crimean War brought about legal regulations in mining law. After the adoption of the first Mining Regulations in 1861, new mining regulations were enacted in 1869, 1887 and 1906 as a result of experience and experience.
Towards the end of the nineteenth century, there was a great increase in mineral exploration and tenders. As a result, tenders were realized in the area known as Denek Mine in Keskin, which had been idle in terms of mining for many years, and production resumed. At the very beginning of the 20th century, the French took over the mining business and produced a significant amount of silver lead, which was exported to France and Greece in addition to the domestic market. Between 1906 and 1911, 40% of the silver lead production in the Ottoman Empire was supplied from the Denek Mine.
Although many mining exploration licenses were granted and some tenders were held in the villages of Keskin and around the Denek Mine until 1914, all activities were halted after the outbreak of World War I. Thus, mining in Keskin remained idle in the following period.
Ottoman Mining Ankara Kırşehir Keskin Gümüşkan Imperial Mine Denek Mine Silver Lead.
İnsanlık tarihi boyunca madenler hem ekonomik açıdan hem de kullanım alanlarının çeşitliliği sebebiyle büyük bir öneme sahip olmuştur. Osmanlı Devleti klasik dönemde mali ve askerî açından madenleri belirli bir düzen içerisinde işletmeye özen göstermiştir. Bu doğrultuda Tanzimat’a kadar olan süreçte madenler genellikle devlet eliyle işletilmiştir. Zengin maden yataklarına sahip olan Anadolu’da birçok maden işletmesi bulunmaktaydı. Keskin kazasında yer alan Gümüşkan Maden-i Hümayunu’nunda 1820’lerden itibaren kurşun, gümüş ve simli kurşun üretilmeye başlanmıştır. 1860 yılına kadar maden bölgeye gönderilen emin veya müdürler vasıtasıyla işletilmiştir. Bu tarihten itibaren madende yaşanan cevher sıkıntısı teknolojik yetersizlik vb. sebeplerden dolayı üretim durdurulmuştur.
Tanzimat’ın ilanının ardından her alanda olduğu gibi Osmanlı madenciliğinde de değişim ve dönüşümler yaşanmaya başlanmıştır. Bu doğrultuda madenlere yönelik idari teşkilatlanmalar kurulmuş ve birçok yabancı uzman da istihdam edilerek reorganizasyon süreci yaşanmıştır. Kırım Savaşı sonrasında Avrupalıların Osmanlı madenlerine olan ilgisinin artması madenlere yönelik hukuki düzenlemeleri de beraberinde getirmiştir. 1861’de ilk Maden Nizamnamesi’nin kabul edilmesinden sonra tecrübe ve deneyimler neticesinde 1869, 1887 ve 1906 tarihlerinde bir öncekini ilga eden yeni maden nizamnameleri yürürlüğe girmiştir.
XIX. yüzyılın sonlarına doğru maden arama ve ihalelerinde büyük bir artış yaşanmıştır. Bu doğrultuda uzun yıllardır madencilik açısından âtıl durumda bulunan Keskin’de Denek Madeni olarak nitelendirilen bölgede ihaleler gerçekleşerek üretim tekrar başlamıştır. XX. yüzyılın hemen başında maden işletmeciliğini ele alan Fransızlar, önemli miktarda simli kurşun üreterek iç piyasadan ziyade Fransa ve Yunanistan’a da ihracat gerçekleştirmişlerdir. 1906-1911 yılları arasında Osmanlı’daki simli kurşun üretiminin %66’sı Denek Madeni’nden sağlanmıştır.
Keskin’e bağlı köylerde ve Denek Madeni civarında 1914’e kadar olan süreçte birçok maden arama ruhsatı verilerek bazı ihaleler gerçekleşmişse de I. Dünya Savaşı’nın başlamasının ardından faaliyetlerin tamamı durdurulmuştur. Böylelikle Keskin’de bundan sonraki süreçte madencilik âtıl bir vaziyette kalmıştır.
Osmanlı Madencilik Ankara Kırşehir Keskin Gümüşkan Maden-i Hümayunu Denek Madeni Simli Kurşun.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Yakınçağ Kent Tarihi, Yakınçağ Osmanlı Tarihi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 11 Eylül 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 15 Eylül 2024 |
Gönderilme Tarihi | 15 Nisan 2024 |
Kabul Tarihi | 31 Mayıs 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 |
Avrasyad''de yayınlanan makaleler, Creative Commons Atıf-Gayriticari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY-NC 4.0) ile lisanslanmıştır. Bilimsel araştırmaları kamuya ücretsiz sunmanın bilginin küresel paylaşımını artıracağı ilkesini benimseyen dergi, tüm içeriğine anında açık erişim sağlamaktadır. Makalelerdeki fikir ve görüşlerin sorumluluğu sadece yazarlarına ait olup Avrasyad''nin görüşlerini yansıtmazlar. Kullanım Şartları ve Gizlilik Politikası