Öz
Türkiye’de Alevîlik ve Bektaşîlikle ilgili son yıllarda pek çok çalışma ortaya konulmuştur.
Alevî-Bektaşî kültürünün farklı yönleri ile ilgili yapılan alan araştırmaları sayesinde pek çok yeni
terim akademik alanlarda tanınmaya başlamıştır. Farklı yörelerdeki Alevî- Bektaşî sahalarından
derlenen yeni terimlerin toplu olarak araştırmacıların hizmetine sunulacağı sözlüklere ihtiyaç
olmasına rağmen bu konuda hazırlanan sözlük çalışmaları ne yazık ki arzu edilen seviyede
değildir. Esat Korkmaz’ın 1993 yılında yayımladığı sözlük 2014 yılına kadar bu alandaki tek
sözlük olarak kalmıştır. 2014’te Alper Çağlayan, küçük bir sözlük yayımlamıştır ve 2019 yılında
Yılmaz Soyyer ve Ahmet Gökbel art arda Alevîlik ve Bektaşîlik terimleri sözlüğü
yayımlamışlardır. Bu çalışmada, bu dört sözlük, kaynak kullanımları, Alevîlik ve Bektaşîliği nasıl
tanımladıkları, bu alanda çalışma yapmanın zorlukları ve bu zorlukların sözlüklere nasıl
yansıdığı bakımından ele alınmıştır. Sözlüklerin madde özellikleri ve kaynak kullanımları tablo
biçiminde karşılaştırılmıştır. Yazarların, bazı terimlere getirdikleri açıklamalar eleştirel bir gözle
karşılaştırılarak Alevîlik konusunda nasıl bir bakış açısı sergiledikleri tespit edilmeye
çalışılmıştır. Sözlüklerde ele alınan terimler değerlendirilerek, yazarların özellikle ağırlık verdiği
alanların olup olmadığı incelenmiştir. Alevîlik-Bektaşilik gibi inançla ilgili bir alanda, Alevîlerin
kendilerini nasıl algıladıkları ve Alevî- Bektâşî terminolojisini açıklama görevini üstlenmiş sözlük
yazarlarının bazı terimleri açıklarken Alevîlerin anlam dünyasına göre mi kendi anlam
dünyalarına göre mi açıklama yaptıkları tespit edilmeye çalışılmıştır. Son olarak da Alevîlik ve
Bektaşîliğe dair hazırlanabilecek yeni bir sözlük önerisinde bulunulmuştur.