Fizikteki merkez ve merkezkaç kuvvetlerinin kütleye etkilerinin benzerini uluslararası ilişkilerde merkezî güçler arasında savrulan devlet ve devletçikler şeklinde görmek mümkündür. Merkezî güç zayıfladıkça merkezkaç kuvvetlerin çekim alanı tehdidi başlamakta ve bu alana giren ülke ve devletler kaos ve kargaşadan kurtulamamaktadır. Siyasi tarih içinde bu konuyla ilgili hacimli bölümler bulmak mümkündür. Mesela Selçuklu Devleti’nin Moğol âfeti sonrasındaki durumu tarihe “tavaif-i müluk” olarak geçen bir kargaşa döneminin adı olup, ancak Osmanlı Devleti gibi güçlü bir merkezî kuvvetin tarih sahnesine çıkması ile bertaraf edilebilmiştir.
Küresel bir siyasî güç olan Osmanlı Devleti’nin Birinci Cihan Harbi ile tarih sahnesinden silinmesi de farklı bir tavaif-i müluk tablosunu ortaya çıkarmıştır. İslâm Dünyası’nın bu merkezî gücü geriye çekilince Batılı güçlerin çekim alanına giren İslâm ülkeleri bir müddet sonra sureten bağımsızlıklarını kazanmış olsalar da gerçekte Batılı güçlerin kontrolü altından çıkamamışlardır. Batılı güçler tarafından kaynakları insafsızca sömürülen bu ülkelerin merkezî bir güç teşkil ederek kendi çekim alanlarından kaçmaması için de düşmanlıklar ve ihtilaf noktaları icat edilmiştir. Bu çalışmada ABD menşeli Büyük Ortadoğu Projesi’nin alacağı şekil ile Türk-Arap yakınlaşmasının “Ortadoğu sorunu” olarak adlandırılan meseleyi çözme gücü ele alınacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kamu Yönetimi |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2020 |
Gönderilme Tarihi | 13 Kasım 2020 |
Kabul Tarihi | 9 Aralık 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 4 Sayı: 2 |
Dergiye gönderilen tüm makaleler, değerlendirme sürecinden önce intihal programıyla kontrol edilmektedir.
USOBED Dergisi, Creative Commons Atıf-Gayri Ticari 4.0 Uluslararası (CC BY-NC 4.0) altında çalışmaktadır. https://creativecommons.org/licenses/by-nc/4.0/deed.tr