Bilindiği üzere, bankacılık sektörü yaklaşık olarak çeyrek asırda bir önemli değişikliklere sahne
olmuştur. Mevduat toplayıp kredi vermek amacıyla başlayan faaliyetler zamanla ödeme sistemlerinin
uygulayıcısı olma fonksiyonlarıyla çeşitlenmiştir. 2010’lu yılların başında gelişen mobil teknolojiler
ile dijital bankacılık öne geçmiş, tüm bankacılık faaliyetleri ufak bir cihaza taşınmıştır. QR kod
teknolojisi ile ödeme faaliyetleri basitleştirilmiş ve bireysel müşteriler için hizmet kalitesi artırılmıştır.
Bugüne gelindiğinde ise çatı kavram olan “Açık Finansın” altında filizlenen servis modeli bankacılık
(BaaS) ve açık bankacılık kavramları finansal ekosistemde önemli değişikliklerin öncülüğünü
yapmaya başlamıştır. API’lerin (Application Programming Interface, Uygulama Programlama Ara
Yüzü) katkılarıyla geliştirilen süreçler sonucunda bugün, bütün bankacılık işlemlerinin tek kanaldan
yönetilmesi mümkün hâle gelmiş, müşteriler için verimlilik artışı sağlanmıştır. Sistemin diğer sac
ayakları olarak tanımlanan bankalar ve finansal teknoloji şirketleri ise hem pazarlama ağlarını
geliştirmiş hem de daha çok müşteriye ulaşabilecek bir pazarı oluşturmuştur. Bu yeni ekosistem
sayesinde müşterilerin finansal sistemdeki tüm faaliyetleri tek bir ara yüzden kontrol edilerek kendisi
için en uygun ürün ve hizmetleri kolayca seçebilecek olması, veri güvenliği ve API kullanımında
standardizasyon sağlanabildiği takdirde, müşteri verisine ilişkin riskleri ve diğer bazı operasyonel
riskleri üçüncü taraflara dağıtılabilecektir. Bu şekilde daha fazla müşterinin verisine sahip olunması ve
Fintek’ler (Finansal Teknoloji) ile iş birlikleri yapılması neticesinde müşterilerin memnuniyeti artacak,
kişiye özel ve daha çeşitli gelişmiş finansal ürün ve hizmetler sunabilme imkânına erişilmesi mümkün
olabilecektir. Bununla birlikte, bankaların, üçüncü taraf firmalar üzerinden hizmet sunmaya başlaması
sonucunda, zamanla kendi müşterileriyle olan doğrudan etkileşimin azalması, müşteri aidiyetinin
sekteye uğrayabilecek olması ve özellikle açık bankacılıkta, müşteri verilerinin üçüncü taraflarca
kapsam dışı kullanılması veya veri güvenliğinin sağlanamaması durumunda bankalar adına itibar
riski doğabilecek olması gibi risklerin de mevcut olduğunu belirtmek gerekmektedir. Bu çalışmada,
bankacılığın tarih içerisinde yaşamış olduğu değişimden, servis modeli bankacılık ve açık bankacılık
kavramlarının ne anlam ifade ettiğinden, bu iki iş modeli arasındaki ilişkiden ve bu modellerin bireysel
bankacılık müşterilerinin hayatlarına ne gibi etkileri olabileceğinden bahsedilmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Finansal Kurumlar, Bankacılık ve Sigortacılık (Diğer), Finansal Piyasalar ve Kurumlar |
Bölüm | Görüş Yazıları |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Temmuz 2024 |
Gönderilme Tarihi | 28 Haziran 2024 |
Kabul Tarihi | 23 Temmuz 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 18 Sayı: 1 |