Likidite riski ve yönetimi yakın geçmişte hem bankacılık sektörünün hem de bankacılık otoritelerin
üzerine yoğunlaştığı bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır. 2008 finansal krizi ve beraberinde
bankacılıkta likidite hem bankacılık sektörünün hem de bankacılık otoritelerin üzerine yoğunlaştığı bir
konu olarak karşımıza çıkmaktadır. İhtiyatlılık üzerine kurulu likidite riski ve yönetimi ile risk üzerine
kurulu karlılık arasındaki muhtemel ödünleşmenin, bankacılık faaliyetlerinin sürdürülebilirliği adına
önemli bir araştırma konusu olduğu değerlendirilmektedir. Bu çalışmada, likiditeye ilişkin göstergeler
ile karlılık göstergeleri arasındaki ilişki panel veri yöntemiyle değerlendirilmiştir. 2010-2023 dönemine
ait çeyreklik bazdaki verilerin kullanıldığı modellerde Türk bankacılık sektöründe yer alan 22 mevduat
ve 6 katılım bankası kapsama dahil edilmiştir. Sektör, mevduat ve katılım bankalarının ayrı ayrı
değerlendirildiği modellerde genel olarak tahmin sonuçları, likidite göstergelerinden son dönemdeki
düzenlemelerle gelen ve bankalar tarafından uyum sağlanması gereken likidite karşılama oranı ile
karlılık göstergeleri arasında negatif yönlü bir ilişki olduğu, literatürde kullanılan ve görece daha eski
bir likidite göstergesi olan likit varlık/toplam varlık oranı ile karlılık göstergeleri arasında pozitif yönlü
bir ilişki olduğu sonuçlarına ulaşılmaktadır.
Likidite Likidite riski Karlılık Bankacılık Panel Veri Analizi
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Finansal Kurumlar, Bankacılık ve Sigortacılık (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 12 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 30 Ekim 2024 |
Kabul Tarihi | 18 Kasım 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 18 Sayı: 2 |