ÖZ
İslam hukukunun ruhunu oluşturan ve ona işlerlik kazandırarak dinamik hale getiren en önemli mekanizma şüphesiz ictihattır. İctihadın devamı ve bir kurum olarak kapanmaması için müctehide ihtiyaç vardır. Müctehid ise İslam hukuku literatüründe şer’î delillerden (Kur’ân ve sünnet) amelî hükümleri çıkarabilme yeteneğine sahip olan kişi olarak kabul edilir. Dolayısıyla Müctehid sıradan biri olarak kabul edilmemektedir. Bu anlamda müctehidin ehliyet ve liyakat sahibi olması şart koşulmuştur. Özellikle Müctehid için ileri sürülen ehliyet şartları şunlardır: Öncellikli olarak akıllı, baliğ ve adaletli olmalıdır. Ayrıca, kitabı, sünneti, icma ve ihtilafları, kıyası, Arap dilini, usûli’l-fıkhı, kelamı ve birçok sosyal ilimleri de bilmelidir. Genel anlamda şart koşulan ana başlıklar bu olmasına rağmen; müctehidin bu ilimlerden ne kadarını bilmesi gerektiği noktasında ise ihtilaf vardır. Çalışmamız bir makaleden ibaret olduğu için özellikle Şafiî usulcülerin konuya bakış açılarını ve müctehid için şart koştukları ilkeleri dile getirmekle yetindik.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Haziran 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 2 Sayı: 1 |