Kur’ân-ı Kerim’de, çevre ile ilgili ayetleri incelediğimiz zaman
doğrudan veya dolaylı olarak, ayetleri üç çerçevede tahlil edebileceğimizi
gördük. Birincisi, yer, gök, yağmur, bulut, ırmaklar, dağlar, canlı
varlıklar şeklinde yani genel hatları ile evrenden bahseden ve niçin
yaratıldığını anlatan ayetler. İkincisi, insanın evrenle ilişkisini konu
edinen ve evrendeki bu genel işleyişin insan hayatına sunduğu
katkıyı ele alan ayetler. Üçüncüsü ise, israf, denge, ölçü, aşırılıklardan
kaçınma, haddi aşma, adalet, kıst, sırat-ı müstakim gibi kavramlarla
insan hayatına çeki düzen veren ve eşyadan yararlanırken “hikmetli
olma” gibi hususlar üzerinde duran ayetler. Bunlara ilave olarak
ruhun, bedenin, çevrenin, aklın, zihnin, duyguların, nefis ve iradenin
korunmasını isteyen ayetleri de bu kategoride değerlendirmek
mümkündür. Şunu unutmamak gerekir ki insan, ne kadar kendisi
ile barışık olursa, o ölçüde evren ile dolayısıyla çevre ile barışık olur.
Kendisi ve çevresi ile barışık olan bir insanın ise, gelecek nesillere
bırakabileceği en büyük mirasın başında “çevre bilinci”nin geldiğini
söylememiz gerekir. Bu nedenle biz, bu makalemizde, Kur’ân’ın
insana sunduğu çevre bilinci ve ortaya koyduğu bazı ahlâkî temelleri
üzerinde duracağız.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 5 Temmuz 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Cilt: 4 Sayı: 2 |
BİLSAM Yayıncılık Bu dergi açık erişim sağlama politikasını benimsemiştir.
Dergide yayınlanan yazıların ilmî, fikrî ve hukukî sorumluluğu yazarlarına aittir. Yayın kurulu gönderilen yazıların yayınlanıp yayınlanmaması konusunda serbesttir. Dergiye gönderilen yazılar iade edilmez. DERGİYE GÖNDERİLEN YAYINLAR İNTİHAL AÇISINDAN İNCELENİR.
Yayımlanmış yazıların her türlü yayın hakkı Birey ve Toplum Dergisi'ne aittir. Dergide yayımlanmış yazılardan kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz.