Özellikle ülkemizin Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’da mevcut toplumsal kodlar annelik gibi olgusal ve kavramsal pratikler üzerinden üretilmektedir. Çünkü annelik, günümüze ait ve moda ile güncelleştirilen bir kavramdan ziyade kökleri güçlü, geleneğe bağlı ama günümüzde de yeniden tüm habitusu ile birlikte inşa edilebilecek bir güce sahiptir. Annelik aktarılabilir, doğurgandır ve ölüm karşısında tek varoluş pratiğidir. Bu çalışmada da annelik kavramının yukarıda bahsedilen olgusal süreç dikkate alınarak Diyarbakır’da HDP (Halkların Demokratik Partisi) önünde seslerinin duyurmaya çalışan Diyarbakır anneleri üzerinde durulacaktır. Çalışmanın evreni Diyarbakır anneleri, örneklemi ise evlat nöbetinde bekleyen annelerden amaçlı, tesadüfi ve kartopu örnekleme yoluyla seçilmiş onbeş annedir ve beş babadır. Bu bağlamda evlatlarının kaybolduğu günden itibaren seslerinin duyurma girişiminde olan annelerin, evlatlarını bulabilmek için neler yaptıkları; evlat nöbetinde ne kadar süredir vakit geçirdikleri; bir anne olarak hem evlatları hem de bütün gençler için ne düşündükleri ve ne istedikleri; eşlerinin, ailelerinin ya da tanıdıklarının kendilerine destek verip vermedikleri ve Kürt meselesi karşısında anneliğin nasıl bir çözüm üretebileceğine dair çeşitli konularda yapılan görüşmeler ile birlikte elde edilen sonuçlar sosyolojik bir dil ile analiz edilecektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 |