Makale, merkezine dijital ambargo kavramını almaktadır. Rusya ile Ukrayna arasında yaşanan savaşın bir cephesi olarak öne çıkan dijital medya, savaşın sahadaki sonucuna doğrudan etki etmese de dünya kamuoyunda sürecin algılanması noktasında önemli bir işlev görmüştür. Algı ve propaganda faaliyetleri özellikle savaş dönemi gibi güçlerin çatıştığı ve meşruiyetin yeniden inşa edildiği dönemlerde elzem bir ihtiyaç olarak öne çıkmaktadır; bu doğrultuda medya ve iletişim faaliyetleri de önem kazanmaktadır. Neredeyse tamamı Batı (ABD) kökenli olan sosyal medya mecraları ve dijital uygulamaların, bu süreçte Rusya devletinin iletişim faaliyetlerini propaganda ve provokasyon yapıldığı gerekçesiyle kısıtlaması ve engellemesi birçok tartışmayı da beraberinde getirmiştir. Facebook, Instagram, YouTube, Twitter, Google, Microsoft ve Netflix gibi sosyal medya mecrası ve dijital medya uygulamalarının başta Rusya’yla ilişkili haber kanalları olmak üzere Rusya genelinde faaliyetlerini durdurma, kısıtlama veya engelleme gibi kararlar alması bireylerin bilgi ve haber alma özgürlüğü tartışmasını yeniden gündeme taşımıştır. Küresel anlamda kamuoyu oluşturma, gerçekliği yeniden inşa etme, haber alma ve haberdar etme konusunda neredeyse başat medya konumundaki sosyal medya şirketlerinin, bölgesel savaşlarda siyasal bir duruş sergilediği görülmüştür. Batı’nın müttefiki durumundaki Ukrayna’dan yana tavır alarak Rusya’ya binevi (dijital) savaş ilan eden ve dijital medya uygulamalarının bu tavrı dijital ambargo kavramını ortaya çıkarmıştır. Bir derleme çalışması olan bu makalede, çeşitli örnekler listelenerek Rusya’ya karşı yürütülen dijital ambargo konusu etraflıca değerlendirilmiş ve gelecekteki olası anlaşmazlık, çatışma ve savaşlarda benzer gelişmelerin yaşanması ihtimaline karşı ortaya konulması gereken politikalar tartışılmıştır. Akademik bir kavramdan ziyade güncel politik bir kavram olması itibariyle dijital ambargo kavramının literatür yönünden zayıf kaldığı görülmüş, bu çalışmayla dijital ambargo kavramının literatürde yer alması ve farklı çalışmalarla ile zenginlik kazanacak bir yer edinmesi amaçlanmıştır. Söz konusu bu detay çalışmanın özgün değeri olarak da öne çıkmaktadır.
The article takes the concept of digital embargo at its center. digital media has come to the fore as a front of the war between Russia and Ukraine. Although this situation does not directly affect the outcome of the war on the ground, it plays an important role in the perception of the process in the world public opinion. The ban on social media and digital applications, almost all of which are of Western (USA) origin, on the grounds of propaganda and provocation by the Russian, has been discussed a lot. Social media channels such as Facebook, Instagram, YouTube, Twitter, Google, Microsoft and Netflix, and digital media applications' decisions to stop, restrict or block their activities throughout Russia, especially news channels associated with the Russian state, restricted the freedom of information and news of individuals. It has been seen that social media companies, which are almost the dominant media in creating public opinion, reconstructing reality, getting news and informing, have taken a political stance in regional wars. This attitude of social media applications, which almost declared (digital) war on Russia, has revealed the concept of digital embargo. It has been seen that the concept of digital embargo is weak in terms of literature, as it is a current political concept rather than an academic concept. With this study, it is aimed to include the concept of digital embargo in the literature and to gain a place that will enrich with different studies. This detail also stands out as the original value of the study.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İletişim ve Medya Çalışmaları, Uluslararası İlişkiler |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Mayıs 2023 |
Gönderilme Tarihi | 8 Kasım 2022 |
Kabul Tarihi | 28 Mart 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 8 Sayı: 1 |