Abstract: Abu Sa'id al-Istahri (d. 328/940), a prominent Shafi'i jurist of the third generation, who concentrated on the science of Fiqh after studying the basic Islamic sciences from various scholars of the period, Abu'l-Qasim al-Anmati (d. 288/901) he took lessons from many scholars, especially.
Istahri, who drew attention to himself with his ability to understand Fiqh issues and was soon paid the compliment of both the fuqaha and the mujtahids belonging to another sect, was appointed “qadi” in Qom and Sicistan by the caliphs of the period and “muhtesib” in Baghdad. Although Istahri mostly agreed with the opinion accepted in the sect, he sometimes expressed different opinions based on a number of reasons, such as Imam Shafi'i's interpretation of his opinion differently, his literary approach to the issue, and his basing it on. Of course, his scientific equipment and strong ability to present evidence, as well as his ability to effectively use the ictihad activity, have a big role in this. For this reason, his ijtihadi fame was not limited to the sect he was a member of; his views were examined in many works written as muqaran alongside the main fiqh sources of Hanafi, Maliki and Hanbali sects. The different views of Istahri, which brought great wealth to the sect, -although contrary to the general opinion of the sect - were valued by the fuqaha; these views have gained a place in many fiqh works. Therefore, he was evaluated in the category of “ashab al-vujuh/mujtahid fi'l-mazhab” in the Shafi'i mujtahid ranking. In this study, the life of Istahri, one of the leading mujtahids of the third generation, in general terms, some of his teachers whom he took lessons from, some of his students whom he taught, his works he wrote, his scientific personality and his position in the sect will be included.
Keywords: Fıqh, Shafi'i sect, Scribe, Abu Sa'id al-Istahri, Ashab al-vujuh
Öz: Dönemin çeşitli âlimlerinden temel İslâmî ilimleri tedris ettikten sonra fıkıh ilmine yoğunlaşan üçüncü neslin önde gelen Şâfiî hukukçusu Ebû Saîd el-İstahrî (ö. 328/940), Ebü’l-Kâsım el-Enmâtî (ö. 288/901) başta olmak üzere birçok âlimin rahle-i tedrisinden geçmiştir.
Fıkhî meseleleri kavrama yetisiyle dikkatleri üzerine çekerek kısa zamanda gerek mezhep içinde yer alan fukahanın gerekse diğer mezhebe müntesip müctehidlerin iltifatına mazhar olan İstahrî, özellikle fıkhî birikiminden mütevellid dönemin halifeleri tarafından Kum ve Sicistân’a “kadı”; Bağdat’a ise “muhtesib” olarak atanmıştır.
İstahrî, çoğunlukla mezhepte müftâ bih görüşe muvafık kalsa da yer yer İmam Şâfiî’nin kavlini farklı yorumlaması, meseleye literal yaklaşması, konuya ilişkin ayet veya hadislerin zâhirîyle istidlâl etmesi gibi birtakım gerekçelere binaen farklı görüşler ileri sürmüştür. Elbette ki bunda onun ilmî donanımı ve delil sunma becerisinin güçlü olması gibi özelliklerinin bulunması ve ictihad ameliyesini etkin bir şekilde kullanmasının rolü büyüktür. Bu yüzdendir ki, onun ictihâdî şöhreti sadece müntesibi olduğu mezheple sınırlı kalmamış; görüşleri Hanefî, Mâlikî ve Hanbelî mezhebinin temel fıkıh kaynakları yanında mukaran olarak kaleme alınan birçok eserde incelenmiştir.
İstahrî’nin mezhebe büyük bir zenginlik kazandıran farklı görüşleri, -mezhebin genel kanaatine aykırı olsa da- fukaha tarafından değer görmüş; bu görüşler birçok fıkıh eserinde yer edinmiştir. Bu yüzden o, Şâfiî müctehid sıralamasında “ashâbü’l-vücûh/müctehid fi’l-mezheb” kategorisinde değerlendirilmiştir.
Bu çalışmada, üçüncü neslin önde gelen fakihlerinden İstahrî’nin genel hatlarıyla hayatına, kendilerinden ders aldığı bazı hocalarına, ders halkasına iştirak eden bazı talebelerine, telif ettiği eserlerine, ilmî kişiliğine ve mezhepteki konumuna yer verilecektir.
Anahtar Kelimeler: Fıkıh, Şâfiî mezhebi, Fakîh, Ebû Saîd el-İstahrî, Ashâbü’l-vücûh.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Haziran 2022 |
Gönderilme Tarihi | 22 Ocak 2022 |
Kabul Tarihi | 24 Mayıs 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 |