Bu makale, Çarlık Rusyası’nda Budoloji üzerine gerçekleştirilen erken dönem akademik çalışmalarda öncü rol üstlenen bilim insanlarının (Budologların) dinler tarihi alanına katkılarını incelemektedir. Söz konusu bilimsel araştırmalar XIX. yüzyılın sonlarında başlamış ve Budizm’in sistematik biçimde ele alınmasına zemin hazırlamıştır. St. Petersburg Bilimler Akademisi üyesi Ya. I. Şmidt, bu dönemde yürüttüğü çalışmalarla dikkat çekmiş; Almanca kaleme aldığı Budist araştırmalarının yanı sıra Tibetçenin ilk Rusça gramerini yayımlamıştır. Şmidt’in Moğolca ve Tibetçe kaynaklara dayalı çalışmaları, Avrupa’da geniş yankı uyandırmış ve Schopenhauer gibi düşünürler tarafından kaynak olarak kullanılmıştır. Çarlık Rusyası’nda Budolojinin bilimsel incelemesinin temelleri, özellikle Palladiy (Kafarov) ve V. P. Vasiliev’in eserleriyle atılmıştır. Sanskritçe, Çince ve Tibetçe gibi dillere hâkim önemli bir sinolog olan Vasiliev, Budizm, Onun Dogmaları, Tarihi ve Edebiyatı adlı eseriyle, Çarlık Rusyası’ndaki Budoloji çalışmalarının uluslararası düzeyde tanınmasına katkıda bulunmuştur. I. P. Minaev ise Budizm üzerine yürüttüğü derinlemesine incelemelerde Pali metinlerine odaklanmış; özellikle Vinaya literatürü üzerine çalışmış ve önemli metinlerden biri olan Pratimoksha-sutra’yı Rusçaya çevirmiştir. A. M. Pozdneev, S. F. Oldenburg, O. O. Rozenberg, F. I. Şçerbaçskoy ve E. E. Obermiller gibi diğer önde gelen Budologlar yalnızca Budizm’in dini ve kültürel boyutlarını ele almakla kalmamış, aynı zamanda Batı dünyasında Budizm’in doğru şekilde anlaşılmasına katkı sağlamış ve kalıcı bir bilimsel miras bırakmışlardır. Bu dönemde gerçekleştirilen saha araştırmaları, özellikle Batı’da Budizm’in daha kapsamlı biçimde anlaşılmasına olanak tanımış ve bu alanda önemli akademik ilerlemelere zemin hazırlamıştır.
This article examines the contributions of pioneering scholars (Buddhologists) to the field of the history of religions through early academic studies on Buddhology in Tsarist Russia. These scholarly inquiries began in the late 19th century and laid the foundation for the systematic study of Buddhism. Ya. I. Schmidt, a member of the St. Petersburg Academy of Sciences, had a significant impact during this period with his research, including Buddhist studies written in German and the first Russian grammar of the Tibetan language. His work, based on Mongolian and Tibetan sources, resonated across Europe and was cited by thinkers such as Schopenhauer. The academic study of Buddhology in Russia was institutionalized through the works of scholars like Palladius (Kafarov) and V. P. Vasiliev. A prominent sinologist fluent in Sanskrit, Chinese, and Tibetan, Vasiliev contributed to the international recognition of Russian Buddhist studies with his seminal work Buddhism: Its Doctrines, History, and Literature. I. P. Minaev conducted in-depth research on Pali texts, focusing particularly on the Vinaya, and translated the important text Pratimoksha-sutra into Russian. Other leading Buddhologists, such as A. M. Pozdneev, S. F. Oldenburg, O. O. Rozenberg, F. I. Shcherbatskoy, and E. E. Obermiller, not only examined the religious and cultural dimensions of Buddhism but also contributed to its accurate understanding in the Western world, leaving a lasting scholarly legacy. Field research conducted during this period significantly enhanced the comprehensive understanding of Buddhism in the West and paved the way for major academic advancements in the field.
History of Religions Buddhism Buddhology Budologist Tsarist Russia
| Birincil Dil | Türkçe |
|---|---|
| Konular | Bölgesel Çalışmalar |
| Bölüm | Araştırma Makalesi |
| Yazarlar | |
| Gönderilme Tarihi | 4 Ağustos 2025 |
| Kabul Tarihi | 30 Ekim 2025 |
| Yayımlanma Tarihi | 25 Aralık 2025 |
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Sayı: 26 |