Yirminci yüzyıldan
itibaren özellikle fen bilimlerine bağlı olarak gelişen bilimsel faaliyetler,
geçmiş dönemde belirsiz olan pek çok hususu aşikâr kılmaya başlamıştır. Bu
süreçte ortaya çıkan çözüm problemlerinin bilim ile din arasındaki ilişkinin
nasıl tesis edileceğine dair bazı soru işaretlerini beraberinde getirdiği de
bilinen bir husustur. Böylesi bir çatışkı halinde bilim ve din arasında bir
uzlaşı ya da ihtilafın var olup olmadığı konusunun etraflıca ele alınması
gerekmektedir. Bu durumun çalışmamızın kapsamı dışında olduğu belirtilmelidir.
Buradan hareketle bu çalışmada fen bilimlerinin fıkıh ilmine katkıları
örneklendirilerek bu iki disiplinin yollarının kesiştiği meseleler ortaya
çıkarılmaya çalışılmıştır. Bu amaçla fıkıh literatüründeki klasik
başlıklandırma gözden geçirilerek bunlardan fen bilimlerinin alanına
girebilecek olanlar belirlenmiş, hangi konunun hangi bilim dalı ile ilgili
olduğu dikkate alınarak fıkhın fen bilimleriyle ilişkisi ortaya konulmaya
çalışılmıştır. Fen bilimlerindeki gelişmelerin bazı fıkhi meselelerin ve
hükümlerin hikmetlerinin daha iyi anlaşılmasını sağladığı görülmüştür. Ayrıca
bilimsel gelişmelerin yeni durumlar ortaya çıkartarak fıkıh ilminin dinamik
yapısına ve gelişmesine katkıda bulunduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Makale |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2019 |
Gönderilme Tarihi | 6 Ağustos 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 6 Sayı: 12 |
Bartın Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 (CC BY-NC) Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
https://creativecommons.org/licenses/by-nc/4.0/