Bu çalışma gündelik hayatta karşılaşılan herhangi bir durumla Kur’ân arasında bağ kurmada başvurulan, âyetlerle delil getirme yöntemini irdelemektedir. Söz konusu eylem Kur’ân âyetleriyle istişhâd olarak isimlendirilebilir. İlk olarak Hz. Peygamber’in başvurduğu bu yöntem, sahâbe ve sonraki nesil Müslümanlar tarafından da çokça kullanılmıştır. Söz konusu yöntem âyeti anlama aracı olarak; nüzûl ortamı bilgisi, dilin imkânları ve siyâk-sibâk gibi belirleyici unsurlarla yapıldığında murâd-ı ilâhîye muvafık sonuçlar ortaya çıkabilmektedir. Ancak bahsi geçen unsurlar devre dışı bırakıldığında âyetle istişhâd yönteminin bireysel tatmini sağlamanın aracı olarak kullanılabildiği görülmektedir. Söz konusu bireysel yaklaşımlar kimi zaman iyi niyetli kimi zaman ise nefsani duygularla olmaktadır. Niyet ne olursa olsun sonuçta her iki yaklaşım da murâd-ı ilahînin tahrifine yol açtığı için dînen, ilmen ve aklen uygun değildir. Bu yöntemi içselleştiren bireyin Kur’ân’ı doğru anlamaya dönük tüm imkânları ilmî ve aklî açıdan kullanması zorunludur. Aksi halde âyetleri bağlamına uygun olarak hayatla buluşturması mümkün değildir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Makale |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2021 |
Gönderilme Tarihi | 15 Haziran 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Sayı: 16 |
Bartın Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 (CC BY-NC) Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
https://creativecommons.org/licenses/by-nc/4.0/