Bu çalışmanın amacı jeoloji mühendisliği lisans bölümünde öğrenim görmekte olan 3. ve 4. sınıf öğrencilerinin geliştirdikleri STEM odaklı öğretim süreçlerinin Moore vd.’nin (2014) geliştirdikleri “kaliteli K-12 mühendislik eğitimi çerçevesi” doğrultusunda incelenmesidir. Çalışmada nitel araştırma yöntemlerinden iç içe geçmiş tek durum çalışması deseni kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu jeoloji mühendisliği bölümünde öğrenim görmekte olan 36 öğrenci (16 kadın ve 20 erkek) oluşturmaktadır. Çalışmanın birincil veri kaynağını çalışma grubunda yer alan öğrencilerin üçerli gruplar halinde tasarladıkları STEM odaklı öğretim modülleri, ikincil veri kaynağını ise her bir tasarım grubu ile gerçekleştirilen yarı-yapılandırılmış görüşmeler oluşturmaktadır. Verilerin analizinde betimsel analiz yaklaşımı kullanılmıştır. Verilerin analizi sonucunda grupların geliştirdikleri modüller, çerçevede yer alan göstergeler açısından belirli farklılıklar göstermiştir. Çalışmanın bulguları katılımcıların mühendislik alanına özgü bilgi ve tecrübelerinden faydalanarak otantik mühendislik deneyimleri sunduklarını göstermektedir. Ayrıca, fen ve matematik disiplinlerine özgü bilgi ve becerilere mühendislik tasarım çözümleri bağlamında yer verildiği görülmüştür. Son olarak, katılımcıların geliştirdikleri modüllerde STEM eğitimi kaynaklarında doğrusal olarak ilerleyen tasarım süreçlerinin çok daha esnek olduğu görülmektedir.
This study aims to investigate STEM-oriented teaching processes developed by junior and senior students studying in the department of geological engineering, using Moore et al.’s (2014) “quality K-12 engineering education framework”. The study adopted a single case study with embedded units design, which is a qualitative research method. The sample consisted of 36 students (16 females and 20 males) enrolled in the geological engineering department. The primary data source was STEM-oriented teaching modules designed by the students in the study group and the secondary data source consisted of semi-structured interviews with each design group. Descriptive data analysis revealed that the modules developed by the groups showed differences in terms of the indicators within the framework. Specifically, the participants exhibited authentic engineering experiences by relying on their knowledge and experience specific to the field of engineering. Additionally, knowledge and skills specific to the disciplines of science and mathematics were included in the context of engineering design solutions. Finally, the design processes that progress linearly in STEM education resources were observed to be much more flexible in the modules developed by the participants.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Özgün Çalışma |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 17 Aralık 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 37 |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.