Haşhaş bitkisinin sütünden elde edilmiş olan afyon maddesi, farklı toplumlarda tıbbi amaçların yanında keyif verici madde olarak da kullanılmıştır. Afyon kullanımının artmasıyla birlikte, 17. yüzyıldan itibaren afyon maddesinin seri üretimine başlanmıştır. 20. yüzyılın başlarında afyon tüketim oranının dünyada hızlı bir şekilde artmış olmasından dolayı duyulan rahatsızlık nedeniyle, uluslararası alanda afyon ve afyonlu ürünlere karşı müdahale kaçınılmaz olmuştur. ABD, dünyadaki afyon sorununu kontrol altına almak adına öncü devlet olmuştur. 1920 yılında Milletler Cemiyeti’nin kurulması ile birlikte tüm yetki, denetim ve çalışmalar bu cemiyet tarafından yürütülmeye başlanmıştır. Milletler Cemiyeti tarafından uluslararası alanda afyon ve afyondan üretilen ürünlerin kontrolü için denetim mekanizması kurulmuştur. Milletler Cemiyeti tarafından 1925-1936 yılları arasında düzenlenmiş olan Cenevre Afyon Konferansları, uluslararası alanda afyona müdahale konusunda önemli bir dönüm noktası olmuştur. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, ülkenin ekonomik durumunu da göz önüne alarak 1932 yılına kadar bu denetim mekanizmasının dışında kalmıştır, fakat ülke içinde bazı düzenlemeler yapmaktan da geri kalmamıştır. ABD, Türkiye›nin mekanizmaya dâhil edilmesi konusunda ülkemize siyasi ve ekonomik baskılar yapmıştır. Türkiye, Cenevre Afyon Konferanslarına katılmış ve 1932 yılı itibariyle sözleşme ve antlaşmalarda imzacı olmuş, böylece afyon konusunda uluslararası denetim mekanizmasına dahil olmaya başlamıştır. Bu makalede, Cenevre Afyon Konferanslarına gidilen süreç, Cenevre Afyon Konferansları ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin konferans öncesi ve sonrası uluslararası alandaki işbirliği ve ülke içinde yapmış olduğu çalışmalar ele alınmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Nisan 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 17 Sayı: 26 |