Acil durumlar, eğitim hakkı gibi bireyin birçok hakkını olumsuz etkileyen koşullardır. Acil durumlarda birey, olumsuz koşulları atlatabilmek için iletişim becerilerine ihtiyaç duyar. Türkçe iletişim becerilerinin geliştiği ana derstir. Acil durumlar normal zamanlardan farklı olduğu için acil durumlarda işlenen Türkçe dersi de normal zamanlarda yapılan dersten farklı olmalıdır. Bu nedenle acil durumlarda ortaokul Türkçe dersinin nasıl verilmesi gerektiği önemlidir. Bu araştırmanın amacı, acil durumlarda ortaokul Türkçe dersinin nasıl verilmesi gerektiğini Türkçe öğretmenlerinin görüşleri doğrultusunda incelemektir. Bu amaç doğrultusunda, araştırma verileri nitel veri toplama araçlarından yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılarak Google Formlar üzerinden 2021-2022 eğitim-öğretim yılında Adıyaman ilinde görev yapan 120 Türkçe öğretmeninden gönüllülük esasına göre istenmiştir. Elde edilen veriler nitel yöntemler arasında yer alan içerik analizi tekniği kullanılarak çözümlenmiştir. Elde edilen bulgulara göre katılımcıların Türkçe dersinde dil bilgisi konularını vermekte zorlandıkları ve öğrenme ortamında yeterli katılım sayısına ulaşamadıkları vb. sonuçlarına ulaşılmıştır. Tespit edilen sorunlar programın acil durumun niteliğine uygun olarak yeniden yapılandırılmasıyla çözülebilir.
yok
yok
yok
Emergencies are conditions that negatively affect many rights of the individual, such as the right to education. In emergencies, people need communication skills to overcome negative conditions. Turkish lesson is the main course in which communication skills are developed. Since emergencies are different from normal times, the Turkish lesson taught in emergency situations should also be different from the lesson in normal times. For this reason, it is important how the secondary school Turkish lesson should be given in emergency situations. The aim of this research is to examine how the secondary school Turkish lesson should be given in emergency situations in line with the opinions of Turkish language teachers. For this purpose, research data were asked from 120 Turkish teachers working in Adıyaman in the 2021-2022 academic year, on a voluntary basis, using a semi-structured interview form, one of the qualitative data collection tools, via Google Docs. The data obtained were analyzed using the content analysis technique, which is among the qualitative methods. According to the findings, it was concluded that the participants had difficulties in teaching grammar topics in the Turkish lesson and they could not reach a sufficient number of participants in the learning environment. Identified problems can be solved by restructuring the program in accordance with the nature of the emergency.
yok
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Proje Numarası | yok |
Yayımlanma Tarihi | 28 Mart 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 |