The geography of Anatolia is one of the important steps in human development from the Neolithic Age, shifting from hunter gathering to production culture. Antalya, located at the intersection of the Mediterranean and the Taurus Mountains, became one of the oldest inhabited production centers of Anatolia. The tradition of the wooden granary, called Ambar, centered in an area of the Taurus mountains, concentrated around the Beydağları near the western part of the city, is an important part of this production culture that still survives. Starting from the Konyaaltı countryside, Ambar found in some villages of Kumluca, Elmalı, Finike, Demre and Kaş were built with timber obtained from cedar, larch, or juniper trees according to the forest products in their regions. In my research I have found that certain Ambars, which in the past were built without using nails, were built in a region of Konyaaltı Doyran (Sinandeğirmeni), in the Bezirgan and Gökçeören villages of Kaş. In other areas, an ambar is often located as an extension of residences or in areas such as courtyards independent of the residence. The collective construction of these Ambar is a natural consequence of the plateau-coastal production relationship that has continued in these regions for thousands of years. It has necessitated the construction of these warehouses in a collective shared public area in settlements which were vacated due to the annual mass migration between the plateau and the coast. The aim of this study is to investigate the traditional civil architecture and agricultural culture of the Ambar, wooden storehouses and the distribution of these structures, most of which have shared historical characteristics
Anadolu coğrafyası Neolitik Çağ’dan itibaren insanoğlunun üretim kültürüne geçiş yaptığı önemli duraklardan biridir. Akdeniz ile Torosların kesiştiği coğrafyada yer alan Antalya ise Anadolu’nun en eski yaşam ve üretim merkezlerinden biri olmuştur. Torosların bir kolu olan ve kentin batı kesiminde yer alan Beydağları çevresinde yoğunlaşan ahşap tahıl ambarı geleneği de bu üretim kültürünün günümüze kadar ulaşan önemli bir parçasıdır. Konyaaltı ilçesi kırsalından başlayarak Kumluca, Elmalı, Finike, Demre ve Kaş ilçelerine bağlı kimi köylerde görülen ahşap tahıl ambarları, bulundukları bölgelerdeki orman dokusuna göre sedir, karaçam ve ardıç ağaçlarından elde edilen kerestelerle inşa edilmiştir. Geçmişte çivi kullanılmadan, geçme tekniği ile inşa edilen tahıl ambarlarının Konyaaltı Doyran (Sinandeğirmeni) ve Kaş’a bağlı Bezirgân ile Gökçeören köylerinde toplu olarak bir bölgede inşa edildikleri gözlenir. Ambarların toplu olarak inşa edil-mesi, binlerce yıldır bu bölgelerde süregelen yayla-sahil üretim ilişkisinin doğal bir sonucudur. Diğer yerlerde ise çoğunlukla konutların bir uzantısı olarak ya da konuttan bağımsız avlu gibi alanlarda konumlandırılmıştır. Bu araştırma ile Antalya’nın batısında, bulunan ahşap tahıl ambarlarının geleneksel sivil mimari ve tarım kültürü açısından incelenerek bugünkü durumları ve dağılımlarının ortaya çıkarılması amaçlanmıştır.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Arkeoloji |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Haziran 2022 |
Gönderilme Tarihi | 1 Haziran 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 10 |
İlgili yılın sayısında en fazla 25 makale yayımlanır ve makale kabul tarihleri 15 Ekim ile 1 Mayıs arasındadır. 2024 yılı Ekim ayı itibariyle Cedrus sadece yabancı dilde makale kabul edecektir.