Bu makale, Osmanlı hâkimiyetindeki Ege Adalarındaki ailelerin durumunu
gösteren vergi kayıt türlerini incelemektedir. Bu kapsamda Andros [Andre], Mykonos
[Mokene], Syros [Sira], Serifos [Koyunluca] ve Patmos [Batnaz] adalarından elde
edilen sayısal veriler vurgulanmakta, seyyahlar ve Katolik rahiplerin
anlatılarıyla birlikte döneme ait başka belgeler de ele alınmaktadır. Makale;
aile büyüklüğü, aile sayısı, birden fazla ailenin tek bir hane çatısı altında
yaşama ihtimali ve hane halkı reisi sayısına dair kayıtlardan elde edilen
verilerin güvenilirliğini doğrulamaya çalışmaktadır. Şahsî vergilere (ispençe ya da haraç) dair kayıtlar, 17. ve 18. yüzyıllarda bu adalarda yaşayan
ailelerin çok kalabalık olmadığını göstermektedir. Topluluklar vergileri resmî
Osmanlı emirlerine aynen uymak yerine kendi aralarında tekrar tevzi
ettiklerinden, kesin veriler elde etmek zordur. Vergi mükelleflerinin mülk
devir işlemlerini kaydeden başka bir tür defterden de benzer dolaylı bilgiler
elde edilmektedir. Bazı adalarda hane sayıları sürekli bir artış gösterirken,
aile paylarının sayısında ise böyle bir artış yaşanmamıştır. Bu vakıanın, gayrimenkullerin
mülkiyet durumu, buralarda geçerli olan yatay mülkiyet ve geniş ailelerin bir
arada yaşamaması gibi nedenlerle ilişkili olması mümkündür. Başka önemli bir
husus da, vergi kayıtlarında geçen dul kadın sayısıdır. Bu yüksek sayı, bu
kadınların ailevî durumuyla uyumlu olmayıp, daha ziyade bu toplulukların
geçerli vergi uygulamaları ve bu kadınların adalardaki iktisâdî ve sosyal
hayata katılımı ile alakalı görünmektedir.
Bu makale, Osmanlı hâkimiyetindeki Ege Adalarındaki ailelerin durumunu
gösteren vergi kayıt türlerini incelemektedir. Bu kapsamda Andros [Andre], Mykonos
[Mokene], Syros [Sira], Serifos [Koyunluca] ve Patmos [Batnaz] adalarından elde
edilen sayısal veriler vurgulanmakta, seyyahlar ve Katolik rahiplerin
anlatılarıyla birlikte döneme ait başka belgeler de ele alınmaktadır. Makale;
aile büyüklüğü, aile sayısı, birden fazla ailenin tek bir hane çatısı altında
yaşama ihtimali ve hane halkı reisi sayısına dair kayıtlardan elde edilen
verilerin güvenilirliğini doğrulamaya çalışmaktadır. Şahsî vergilere (ispençe ya da haraç) dair kayıtlar, 17. ve 18. yüzyıllarda bu adalarda yaşayan
ailelerin çok kalabalık olmadığını göstermektedir. Topluluklar vergileri resmî
Osmanlı emirlerine aynen uymak yerine kendi aralarında tekrar tevzi
ettiklerinden, kesin veriler elde etmek zordur. Vergi mükelleflerinin mülk
devir işlemlerini kaydeden başka bir tür defterden de benzer dolaylı bilgiler
elde edilmektedir. Bazı adalarda hane sayıları sürekli bir artış gösterirken,
aile paylarının sayısında ise böyle bir artış yaşanmamıştır. Bu vakıanın, gayrimenkullerin
mülkiyet durumu, buralarda geçerli olan yatay mülkiyet ve geniş ailelerin bir
arada yaşamaması gibi nedenlerle ilişkili olması mümkündür. Başka önemli bir
husus da, vergi kayıtlarında geçen dul kadın sayısıdır. Bu yüksek sayı, bu
kadınların ailevî durumuyla uyumlu olmayıp, daha ziyade bu toplulukların
geçerli vergi uygulamaları ve bu kadınların adalardaki iktisâdî ve sosyal
hayata katılımı ile alakalı görünmektedir.
Bölüm | Çeviriler |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2017 |
Gönderilme Tarihi | 1 Aralık 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 3 Sayı: 2 |