Bu çalışma özelleştirmeye karşı Türkiye tarihinin en uzun soluklu mücadelesini veren Yatağan işçilerinin 16 Eylül 2013’de başlayıp 447 gün süren direnişini konu edinmektedir. Çalışma direnişe aktif biçimde katılan işçiler, sendika yöneticileri, sendika uzmanları ve yerel yöneticilerle yapılan görüşmelerin yanı sıra yerel ve ulusal gazete taramalarına, Tes-İş ve Türkiye Maden-İş dayanmaktadır. Çalışmanın amacı, işçi sınıfının toplumsal bir aktör olarak uzun süredir görmezden gelindiği bir dönemde Yatağan işçilerinin bir yılı aşkın bir süre boyunca sürdürmeyi başardıkları direnişin arka planında yatan faktörlerin, direnişin güçlü ve zayıf yönlerinin analiz edilmesidir. Elde edilen bulgulara göre işyeri komitelerinin etkin bir şekilde işletilmesi, işçilerin güvencesizliğe ilişkin farkındalıklarının yüksek olması, geçmişteki mücadele deneyimleri, şube yöneticilerinin işçilerle kurduğu güven temelli ilişki, bununla bağlantılı olarak şube yönetiminin üyelerini harekete geçirebilme kabiliyetinin yüksek olması, şube yönetiminin işçilere direnişlerinin salt kendileri açısından değil ülke çıkarları açısından da önemli olduğu bilincini kazandırmış olması direnişin güçlü yönleridir. Direnişi olumsuz etkileyen başlıca etmenlerin ise; Tes-İş ve Türkiye Maden-İş sendikalarının ve genel olarak sendikal hareketin gücündeki büyük gerileme, Türk-İş’in yeterli desteği vermemesi, işyerindeki işçi sayısındaki azalış, işçi kitlesinin önceki yıllara göre çok daha heterojen bir yapıda olması, 4-C uygulamasının olumsuz etkileri ve iktidar partisinin tek parti hükümeti olmanın sağladığı avantajları sonuna kadar kullanması olduğu tespit edilmiştir
This study deals with the resistance of Yatağan workers having made the most long-termed struggle against the privatization in Turkey’s history, which lasted for 447 days as of the 16th of September 2013. The study is based on the interviews with workers, union administrators, union experts and local administrators who have actively participated in the resistance movement, as well as local and national newspaper reviews, and publications by Tes-Is and Maden-Is Unions. The study aims to analyze the underlying factors of the resistance of Yatağan workers, which they have succeeded to maintain for more than a year in a period when the working class as a social actor has been ignored for so long, and the strengths and weaknesses of the resistance. According to the findings, work place committees that are operated efficiently, workers’ awareness of precarity, their past experiences of struggle, the trust-based relationship which branch administrators establish with workers, and in relation to this, the case that the branch administration has a high capability for making the members mobilized and has already enabled workers to raise consciousness about the fact that their resistance is extremely important not only for themselves solely but also in the sense of national interests all constitute the strengths of Yatağan resistance. Considering the factors making the 2013-2014 resistance hard, these have been determined to be the major decline in the power of union headquarters and trade union movement in general, that Turk-Is has not given sufficient support, the decrease in the number of workers in the workplace, that the worker mass has had a more heterogeneous structure compared to the previous years, the negative effects of the 4-C implementation and that the government party has taken the advantages of constituting a single-party government to the full extent
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ocak 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 4 Sayı: 63 |