Kur’ân âyetlerinin nüzûlü ile ilgili olayların bilinmesi, onun doğru anlaşılmasına katkı sağlayan unsurlardan biridir. “Muvâfakât-ı Ömer” olarak isimlendirilen örnekler de Kur’ân’ın nüzûlü ile alakalı olduğundan, ilgili âyetlerin anlaşılmasına katkı sağlamaktadır. Hz. Ömer’in muvafakat örneklerinden kastedilen, onun “Rabbim’e üç şeyde muvafık oldum” gibi ifadelerinin akabinde zikrettiği hususlardır. Onun, Rabbine muvafakatı, hükmüne uygun görüş beyan etmesi demektir. Bu durum en büyük faziletlerinden ve hayatının en önemli kesitlerinden sayılmaktadır. Muvâfakât-ı Ömer ile ilgili varit olmuş bazı rivayetler, birçok muvafakat hadisesinin var olduğunu göstermektedir. Hz. Ömer’in Makâm-ı İbrahim’in namazgâh edinilmesi talebi, Peygamber eşlerinin örtünmelerini arzulaması ve Peygamber eşlerine Hz. Peygamber’i rahatsız etmeleri durumunda Allah’ın onların yerine daha iyilerini eş kılacağı ifadesi üzerine inen âyetler bu kabilden olan örneklerdir. “Muvâfakât-ı Ömer” konusuyla ilgili bazı çalışmalar yapılmıştır. Ancak bu çalışmalar genel olarak Sünnî kaynaklar çerçevesinde olmuştur. Bu araştırmada Sünnî kaynaklarda yer verilen “Muvâfakât-ı Ömer” örneklerinin, Şîa tefsir kaynaklarında ele alınış tarzı üzerinde durulmuştur. Dolayısıyla araştırma Muvâfakât-ı Ömer’in Şîa tefsir kaynaklarında ele alınış biçiminin kritiğidir.
Özet: Müfessirler başta olmak üzere İslam alimleri, Kur’ân-ı Kerim’in doğru anlaşılabilmesi için onunla herhangi bir şekilde bağlantısı bulunan birçok alanda önemli çalışmalar yapmış ve yapmaya devam etmektedirler. Kuşkusuz ki bu alanlardan biri de Kur’ân âyetlerinin nüzûlü ile ilgili meseleleri konu edinen çalışmalardır. “Muvâfakât-ı Ömer” olarak isimlendirilen örnekler de Kur’ân’ın nüzûlü ile alakalı olduğundan, ilgili oldukları âyetlerin anlaşılmasına katkı sağlamaktadır.
Hz. Ömer’in muvafakat örneklerinden kastedilen, onun “Rabbim’e üç şeyde muvafık oldum” gibi ifadelerin akabinde zikrettiği hususlardır. Onun, Rabbine muvafakatı, hükmüne uygun görüş beyan etmesi demektir. Bu durum Hz. Ömer’in en büyük faziletlerinden ve hayatının en önemli kesitlerinden sayılmaktadır.
“Muvâfakât-ı Ömer” ile ilgili varit olmuş bazı rivayetler, birçok muvafakat hadisesinin gerçekleştiğini göstermektedir. Öyle ki, bazı alimler muvafakat örneklerinin sayısını yirmiye kadar çıkarmıştır. Muvâfakât-ı Ömer’e tahsis edilen bu çalışmada, muvafakat örneklerinin bütünü ele alınmamıştır. Zira böyle bir araştırma, bir makalenin ebadını aşacak daha kapsamlı çalışmaların yapılmasını gerektirmektedir. Bundan dolayı burada, sadece Hz. Ömer’in şu beş muvafakat örneği üzerinde durulmuştur:
Makam-ı İbrahim’in namazgâh edinilmesini istemesi üzerine inen âyet (el-Bakara 2/125).
Peygamber eşlerinin örtünmelerini arzulaması üzerine inen âyet (el-Ahzâb 33/53).
Peygamber eşlerine Hz. Peygamber’i rahatsız etmeleri durumunda Allah’ın onların yerine daha iyilerini Resûlüne eş kılacağı ifadesi üzerine inen âyet (et-Tahrîm 66/5).
Bedir esirlerinin hükmü hakkındaki görüşüne uygun olarak inen âyetler (el-Enfâl 8/67-69).
Hz. Peygamber Abdullah b. Übeyy’in cenaze namazını kılmaya azmettiği zaman, Hz. Ömer’in Hz. Peygamberden, onun cenaze namazını kılmaması isteğine uygun olarak inen âyet (et-Tevbe 9/84).
“Muvâfakât-ı Ömer” konusu ile ilgili bazı çalışmalar yapılmıştır. Ancak bu çalışmalar genel olarak Sünnî kaynaklar çerçevesinde olmuştur. Bu araştırmada ise Sünnî kaynaklarda yer alan “Muvâfakât-ı Ömer” örneklerinden yukarıda zikredilen beş örneğin, en önemli Şîa tefsir kaynaklarında; ele alınmışsa ele alınış tarzı, göz ardı edilmişse bu konuda nasıl bir yol izlendiği ortaya konmaya çalışılmıştır. Dolayısıyla bu araştırma, Sünnî kaynaklarda ele alınan Muvâfakât-ı Ömer örneklerinden bazılarının en önemli Şîa tefsir kaynaklarındaki durumunun kritiği şeklinde olmuştur.
Araştırma neticesinde böyle bir çalışmanın yapıldığına vakıf olunamamıştır. Bu özelliğiyle çalışmanın alana yeni bir katkı sunacağı düşünülmektedir. Bu çalışmada genel olarak şöyle bir yöntem izlenmiştir: Öncelikle Hz. Ömer’in Rabbine muvafakatının ne demek olduğu açıklanmış ardından da Sünnî kaynaklarda yer alan muvafakat örnekleri hakkında kısa bir bilgi verilmiştir. Sonra Sünnî kaynaklarda “Muvâfakât-ı Ömer”den olduğu kabul edilen örneklerden sadece yukarıda zikredilen beş örnek arz edilmiştir. Daha sonra çalışmanın ana temasını oluşturan “bu örneklerin başlıca Şia tefsirlerindeki durumu” ele alınmış ve bu durum tahlil ve değerlendirmeye tabi tutularak bir neticeye varılmaya çalışılmıştır.
Yapılan çalışma neticesinde şu sonuçlara varılmıştır:
Ehl-i Sünnet kaynaklarında Muvâfakât-ı Ömer’den olduğu sabit olan bazı örneklere, Şîa tefsir kaynaklarında hiçbir şekilde değinilmediği görülmüştür. Hz. Ömer’in “Makâm-ı İbrahim”in namazgâh edinilmesini istemesi üzerine, bu isteğine muvafık olarak inen âyet ile Hz. Peygamber’in Abdullah b. Übeyy’in cenaze namazını kılmaya azmettiği zaman Hz. Ömer’in onun cenaze namazını kılmaması talebine uygun olarak inen âyet bu örneklerdendir. Ehl-i Sünnet’in sahih hadis kaynaklarında “Muvâfakât-ı Ömer”den olduğu sabit olan bu tür örneklere, Şîa tefsir kaynaklarında hiçbir şekilde değinilmemiş olması, ilgili rivayetlerin Şîa’nın hadis kriterlerine uymadığı gerekçesine dayanabileceği sonucuna varılabilir.
Ehl-i Sünnet kaynaklarında hem olayın Muvâfakât-ı Ömer’den olduğuna hem de başka bir olay üzere nazil olduğuna açıkça delalet eden, sıhhat açısından aynı kuvvette olan ve hatta ravileri bile aynı olan iki rivayetin bulunduğu durumlarda, Şîa tefsir kaynaklarının Hz. Ömer ile ilgili olmayan rivayeti zikrettiği, Hz. Ömer ile ilgili olan rivayete ise ya hiçbir şekilde değinmediği ya da zayıf olduğuna işaret ederek yer verdiği görülmüştür. Hz. Ömer’in peygamber eşlerinin örtünmelerini istemesi üzerine, bu isteğine uygun olarak inen Hicâb âyeti buna örnek verilebilir. Şii müfessirlerin bu tür örneklerle ilgili sergiledikleri duruşun tamamen mezhep taassubuna dayandığı ve bundan dolayı Hz. Ömer’in faziletine yorumlanabilecek rivayeti görmezden geldikleri anlaşılabilir.
Şii müfessirlerin Ehl-i Sünnet’in hadis kaynaklarında yer alıp Hz. Ömer için övgü kaynağı sayılan muvafakat ile ilgili rivayetlere yer vermezken, aynı kaynaklarda yer alıp Hz. Hafsa ve Hz. Aişe’yi kınayan rivayetlere yer vermiş olmaları da dikkat çeken hususlardan biridir. Bu müfessirler, Hz. Ömer’in Hz. Peygamber’in eşlerine, onu rahatsız etmeleri durumunda Yüce Allah’ın, onların yerine daha iyilerini Resûlüne eş kılacağını ifade etmesi üzerine, onun bu ifadesine muvafık olarak inen âyetin tefsirinde bu yöntemi izlemişlerdir. Şiilerin kendi tefsirlerinde Hz. Ömer ile ilgili izledikleri bu yöntemin de Hz. Ömer’e karşı besledikleri olumsuz tavrın başka bir şekildeki tezahürü olarak yorumlanabilir.
Şii müfessirler, Hz. Peygambere suç isnat ettiği yanılgısından hareketle, Ehl-i Sünnet’in Muvâfakât-ı Ömer ile ilgili tefsir kaynaklarında zikrettikleri birçok rivayetin batıl ve uydurma olduğunu ifade etmişlerdir. Bu bağlamda Bedir esirleri ile ilgili nazil olan âyetin Hz. Ömer’in görüşüne muvafık olarak indiğini ifade eden hadisler için bu tür ifadeleri kullanmışlardır. Oysa bu rivayetlerde Hz. Peygamber’in suç işlediğini ifade eden bir şeyin söz konusu olmadığı, dolayısıyla bu kanaate varmalarının ilgili hadisleri yanlış yorumlamalarından kaynaklandığı sonucuna ulaşılabilir.
Knowing the occasions related to the revelation of the Qur'ānic verses is one of the factors contributing to its correct understanding. Since the examples named as "Umar's Muwāfaqāt" (corcurrences of Umar’s perception with certain divine revelatio) is related to the occasion of Qur'ān's revelation, they also contribute to the understanding of the related verses. ‘Umar's Muwāfaqāt instances refers here to the subject mentioned after his expression of "I agreed with my Lord in three things." His agreement with His Lord is that he delivered an anticipating opinion, appropriate to God’s provision. This is considered to be of the great virtues of ‘Umar and of the most important sections of his life. Some narrated reports of ‘Umar's Muwāfaqāt shows that there were many occasions of agreement. Of these instances, the verses that come upon his request that Abraham’s Maqām is taken as a place of prayer and the Prophet’s wives to veil as well as his statement to the Prophet’s wives that God will grant him better wives than them if they give trouble to the Prophet. There have been conducted a number of studies on the subject of ‘Umar's Muwāfaqāt. However, these studies are generally framed by Sunnī sources. This study focuses on the way in which the instances of “‘Umar's Muwāfaqāt" included in the Sunni sources are discussed in the sources of Shi’a tafsir. Therefore, the study is the critique of the way that ‘Umar's Muwāfaqāt is handled in Shia tafsir sources.
Summary: Muslim scholars particularly Qur’ānic exegetists, have conducted important works in numerous areas that have would have any relations to the Qur'an in order that it is understood correctly. No doubt that one of these areas deals with issues related to the reasons of revelation of Qur'anic verses. The examples named as "Muwāfaqāt ‘Umar" are related to the reasons of the revelation and contribute to the understanding of the Qur’ānic verses.
Muwāfaqāt ‘Umar literally means “the agreements of ʿUmar” (i.e. with God). It is taken from his expression, "I agreed with my Lord in three things." His agreement with His Lord is that he delivered an anticipating opinion, appropriate to God’s provision. This is considered to be of the great virtues of ‘Umar and is regarded as one of the most important sections of his life.
The numerous narrations on Muwāfaqāt ‘Umar show that there were many occasions of such agreement. Actually, some scholars raised the number of muwāfaqāt to twenty. This study does not deal with all instances of Muwāfaqāt ‘Umar, as such an undertaking would require more extensive research to cover the topic in-depth. Hence, only five instances of the muwāfaqāt are discussed:
The verse revealed after his request that the Maqām of Abraham is taken as a place of prayer (Q 2:125).
The verse revealed after requesting that the Prophet orders his wives to veil (Q 33:53).
The verse revealed after his statement to the Prophet’s wives that God will grant him better wives if they continue to bother the Prophet (Q 66:5).
The verses revealed in agreement with his view on the judgment upon the captives of the Battle of Badir (Q 8:67-69).
The verse revealed in agreement with his demand that the Prophet should not perform the funeral prayer on Abdullah b. Ubayy when the Prophet had willed to do so (Q 9:84).
A number of studies have been conducted on the subject of Muwāfaqāt ‘Umar. However, these studies are generally within the framework of Sunni sources. This study, on the other hand, discusses how the above cited five instances of “Muwāfaqāt ‘Umar" are mentioned or ignored in the most prominent Shi’î tafsir sources. Therefore, the study is the critique of the way that Muwāfaqāt ‘Umar is handled in the most prominent Shi’i exegesis.
Following a survey of existing research, no previous study of this topic was found. Thus, this study is expected to make a new contribution to the field. In this study, the following process was generally followed: Initially, ‘Umar’s Muwāfaqāt with His Lord was defined, followed by providing brief information of the instances of these muwāfaqāt incorporated within the Sunni sources. Then, of those accepted "muwāfaqāt" within Sunni sources, only five instances were selected, as cited above. This was followed by the "case of these examples in the primary exegesis of the Shia", which constitutes the main theme of this study. The designated case was then analysed and evaluated in order to reach a conclusion on the topic at hand.
As a result of this research, the following conclusions were reached:
It is seen that some instances of Muwāfaqāt ‘Umar cited in the Sunni sources have not been mentioned at all in the Shi’i Tafsir sources; such as the examples of the verse revealed after ‘Umar’s request that the station or maqām of Abraham is taken as a place of prayer. Also, the same was observed for the verse revealed after his demand that the Prophet should not perform the funeral prayer on Abdullah b. Ubayy when the Prophet willed to do so. It was found that the reason for these exclusions may be the fact that the narrations do not comply with the hadith criteria of Shi’a.
In the cases where there are two narratives which the former clearly show that the occasion is from the Muwāfaqāt 'Umar and the latter that it is revealed for another case and they have both the same soundness and narrators, it is seen that the narrations non-related to 'Umar is cited and the narration related to ‘Umar is either not mentioned at all or pointed out that it is weak. An example of this is the Hijab verse, revealed after ‘Umar’s request that the Prophet’s wives wear the veil. It may be understood that the position that the Shi’i interpreters exhibit about such examples is based entirely on sectarian fanaticism and they ignore the narrations that can be interpreted as 'Umar's virtue.
It is one of the remarkable points that while the Shi’i exegetists do not mention the narrations related to Muwāfaqāt Umar cited and considered as his virtue in Sunni sources, they on the other hand, cite within the same sources some narrations which condemn Ḥafṣah and ‘Ā’ishah. These exegetists follow this perspective in the interpretation of the verse revealed after ‘Umar’s statement to the Prophet’s wives that God will grant to him wives better than them if they continue bothering the Prophet. It can be commented that this approach of the Shi’i exegetists in their Tafsirs towards ‘Umar is also another manifestation of their negative attitude towards him.
The Shi’i exegetists argue that the bulk of muwāfaqāt narrations cited in the Sunni sources of tafsir are unsound and fabricated as Shi’i exegetists are deluded that such narrations lay blame on the Prophet. In this context, with regards to the verse on the captives of the Battle of Badr revealed in agreement with ‘Umar’s view, all these narrations are deemed unsound and fabricated. It may be concluded these narrations, in reality, do not put the Prophet at fault and therefore their deductions of such interpretations stem from their misinterpretations of the related narrations.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Haziran 2018 |
Gönderilme Tarihi | 5 Nisan 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 |
Cumhuriyet İlahiyat Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.