Parents
in Arab society did not take any responsibility for their children in the
pre-Islamic era. The husband, as the head of the family, used to treat family
members as his servants and forced them in the direction of his interests. No
matter the rationale behind it, the burial of daughters in the pre-Islamic era
is an outrageous and ill-treated tradition. In this study, it is possible to
see which tribes in the Arab society started this repellent custom and which
ones were more common. In the society, it is possible to find that there were
conscientious and virtuous people trying to prevent these events which can be
called as a shame of this humanity, which does not approach the events with the
value judgments of that day. Before shedding light on the motivations behind
this tradition in the Jahiliyyah Arab society, the examination of the treatment
towards daughters in other parts of the World in the same era, would be
meaningful in terms of enlightening the phenomenon. This study aims to
crystallize the causes, extent, and responses by wise people towards the burial
of daughters in the pre-Islamic and Prophetic era.
Summary: The burial of
daughters or their slaughter in a variety of ways was not unique to the Arabs.
At that time people and animals in many parts of the world were sacrificed to
give thanks to the gods and to ease their anger. When the killings of girls are
considered, Arab society comes to mind. In that time, other countries and
nations in the world were not different from the Arabs. During this period, daughters were killed in
different ways, not through the burial of living alive.
During the Jahiliyya period, among the Arabs who murdered the children of
the boys, the girls, and children who were considered to be the weakest members
of the family were conducted with this treatment. Men who were the head of the
family could tolerate having one or a maximum of two girls. When the number of
girls increased, they regarded it as a matter of honour so that when a new
daughter was born, the inevitable attempt was to murder her.
In the Arabian peninsula - rich merchant families exceptional - families
were trying to survive with scarce opportunities. The food and clothing
materials used were usually exported and extremely expensive. Therefore, there
was a necessity for male members of the family who would provide for the
family. From this perspective, so many sons meant dignity. The economy of the
day was based on looting and pillaging except for the trade of the elite.
Therefore, one had to be strong.
The birth of a daughter meant shame, sadness and grief instead of joy and
happiness for them. The man would wait excitedly for good news. If the baby was
a boy the family rejoiced. However, if it was
a daughter the father would be upset. When a person said, “She was a
daughter” she could not know what to do with her shame and how to hide from
people.
When the Arab tribes were examined in general, the burial of daughters
was not extended to the whole population. The question of murdering the girl by
burying her child was common among Bedouin Arabs who lived in the desert rather
than the city. It was extremely difficult to see this tradition in the tribe of
Quraish, which were regarded as the masters of the Arabs. When we look at the
sources of Jahiliyya and Islamic history, it is observed that the examples of
this outrages customs were generally realized in the near term. It is
understood that the memory of society is not rich enough to comment. The main
reason for this is that Arab society has not a written culture.
For the Jahiliyya Arabs, her daughters were ashamed. If they married
their daughters even before they had married their daughters into adultery,
seeing it as lighter than their children. One of the main reasons was jealousy.
The data show that this style was applied more intensely among the Bedouin
tribes and especially the tribes of Temim, which is considered to have started
the process of burying girls. It is also said that the most jealous tribe of
the Arabs is the Rebia tribe. Because of this feature, it is accepted that the
first burial of the girl was started in this tribe.
Although
the Arab society before Islam was known by the atrocities of ignorance and
weakness, there were people who were not completely dead and consciously dead.
Even though they buried girls alive in society, some people who were disturbed
by this rite that destroyed human dignity were trying to prevent ignorant and
cruel fathers. The most well-known of the these was the famous poet Ferezdak,
grandfather Sasaa b. Naciye.
One of the main reasons for the behavior of burying girls alive before
Islam was the fear of poverty. Most of them were living in the midst of
starvation, and they were considering their daughters as burdens for the
family. So they were burying their daughters because of poverty and hunger.
One of the reasons for the murder of girls was the sense of honour. In
Jahiliyya when a man marries a woman does not come to mind this sense, while
marrying his own daughter to someone else sees this as a matter of dishonesty
and and he says “it was more sweet to me to bury my daughter with my own hands
rather than to marry my daughter. The idea of honour among the Arabs was the
idea that their daughters and women would one day be in the hands of the enemy
and thus would become a concern for themselves.
One of the attributes of the nobles of Arabs was pride and vanity. If
someone become arrogant to him and he doesn’t reply, he would be considered a
coward. This arrogance dominated the movements of the people of the ignorance.
In their eyes, it was so bad to marry someone who was not equal, that they were
more likely to die than marrying someone. They were doing this because they had
a bit of compassion for them. According to them, girls could not shoulder the
heavy burden of life.
There were many ways to kill the girl before Islam. But the most common
of these was to push him into a hole he had dug before and to throw soil over
her and bury her alive. The most commonly used method of killing girls by
dumping them in the pits, though, was that they were drowned in the water or
strangled.
Islamic History Jahiliyyah Burial of Girls (Ve’d) Honor Jinx
İslâm gelmeden evvel Arap toplumunda ebeveyn arasında çocuklarına karşı
sorumluluk duygusu gayet zayıftı. Ailenin reisi olan erkek, aile bireylerinin
tamamını mülkü gibi görüyor ve onlara istediği şekilde davranıyordu. İslâm'dan
evvel nasıl, ne şekilde ve niçin yapılıyorsa yapılsın kız çocuklarının
gömülmesi, son derece çirkin ve insanlık dışı bir davranıştı. Bu çalışmamızda İslam’dan
evvel Arap toplumunda hangi kabilelerde bu çirkin olayın başladığını ve
hangilerinde daha yaygın olduğunu, toplumda o günün değer yargılarıyla olaylara
yaklaşmayan, insanlık ayıbı denilebilecek bu olayları engellemeye çalışan vicdanlı ve
erdemli insanların olduğunu görmek de mümkün olacaktır. İslâm'dan önce Arap
toplumunda bu meselenin keyfiyetini ve mahiyetini ele almadan evvel İslâm'ın
geldiği dönemde dünyadaki diğer medeniyetlerde kız çocuklarına karşı nasıl
muamele yapıldığını görmek mevzuyu daha iyi anlamak için bizlere yardımcı
olacaktır. Bununla beraber çalışmamızda Hz. Peygamber (s.a.v.) döneminde ve
öncesinde bu âdetin sebepleri, ne kadar yaygın olduğu, erdemli insanların bu
âdete karşı tutumları nasıldı? gibi akla takılan sorulara da cevaplar verilmeye
çalışılacaktır.
Özet: Kız çocuklarının diri diri gömülmesi veya
çeşitli şekillerde katledilmesi sadece Araplara has bir durum değildi. O dönem
dünyanın birçok yerinde insanlar ve hayvanlar, tanrılara şükretmek ve onların
öfkelerini dindirmek için kurban edilirlerdi. Kız çocuklarının katli
denildiğinde cahiliye Arap toplumu akla gelmektedir. Böyle olmakla birlikte o
dönem dünyada diğer ülke ve milletlerin de Araplardan farkı bulunmuyordu. Bu dönemde diri diri gömme şeklinde olmasa da
dünyanın farklı yerlerinde, değişik şekillerde kız çocuklarını öldürme hadisesi
karşımıza çıkmaktadır.
Cahiliye döneminde Araplar arasında erkek çocuklarını katledenler de
karşımıza çıksa da genellikle bu muameleyle ailenin en zayıf üyesi olarak
görülen kız çocukları muhatap olmaktaydı. Aile reisi olan erkekler bir veya en
fazla iki tane kız çocuklarının olmasına tahammül gösterebiliyorlar; kız
çocuklarının sayısı arttığında bunu çevresine karşı bir ar meselesi olarak
kabul ederek yeni bir kız çocuğu doğduğunda onu katletme yoluna gidiyorlardı.
Arap yarımadasında -zengin tüccar aileler müstesna- ev geçindirmek çok
zordu ve aileler kıt imkânlarla hayatlarını devam ettirmeye çalışıyorlardı.
Kullanılan gıda ve giyim malzemeleri genellikle dışarıdan gelmekteydi ve son
derece pahalıydı. Dolayısıyla paraya ve para getirecek aile üyelerine ihtiyaç
vardı. Çok erkek evladı demek, çok paranın yanında izzet ve şeref manasına da
geliyordu. O günkü ekonomi, elitlerin yaptığı ticaret dışında yağma ve talana dayanmaktaydı.
Bu sebepten kişinin güçlü olması gerekiyordu.
Kız çocuğun doğumu onlar için sevinç ve mutluluk yerine utanç, üzüntü ve
keder manasına geliyordu. Karısı doğum yapan erkek heyecanla haber beklerdi.
Erkek çocuk haberi geldiğinde aşırı sevinirken kızı olduğunu öğrendiğinde ise
üzülürdü. Bir kişiye “Kız çocuğun oldu.” dendiğinde, utancından ne yapacağını
ve insanlardan nasıl saklanacağını bilemezdi.
Arap kabilelerinin geneline bakıldığında kız çocuklarını gömme âdeti
toplumun tamamına yayılmamıştı. Kız çocuğunu gömerek katletme meselesi şehirden
çok çölde yaşayan bedevi Araplar arasında yaygındı. Arapların efendileri olarak
kabul edilebilecek olan Kureyş kabilesi içinde bu âdeti görmek son derece
zordu. Câhiliye ve İslâm Tarihi kaynakları incelendiğinde bu çirkin âdet ile
ilgili örneklerin genellikle İslâm’a yakın dönemde gerçekleştiği görülmektedir.
Bu konuda toplum hafızasının yorum yapacak kadar zengin olmadığı
anlaşılmaktadır. Bunun temel sebebi ise Arap toplumunun yazılı değil şifahî bir
kültüre sahip olmasıdır.
Cahiliye Arapları için kızları utanç vesilesiydi. Onlar kızları zinaya
bulaşmadan nikahla dahi evlense çocuklarını başkası ile evlendirmekten ise onu
toprağa vermeyi daha hafif görüyorlardı. Temel sebeplerinden biri kıskançlık
idi. Eldeki veriler bu âdetin daha çok bedeviler arasında ve özellikle de kız
çocuklarını gömme âdetinin başladığı kabul edilen Temim kabilesi ile ona yakın
civar kabilelerde daha yoğun bir şekilde uygulandığını göstermektedir. Arap kabileleri arasında en kıskançlarının
Rebia' kabilesi olduğu da söylenir. Bu özelliğinden dolayı kız çocuğunu diri
diri gömme âdetinin ilk olarak bu kabilede başladığı kabul edilir.
İslâm'dan önce Arap toplumu cehalet ve güçsüzlere yapılan zulümlerle
bilinse de insanlar arasında akıllı ve vicdanı tamamen ölmemiş kişiler de
bulunmaktaydı. Toplumda kız çocuklarını diri diri gömenler olsa da insanlık
onurunu yerle bir eden bu âdetten rahatsız olan bazı insanlar, cahil ve zalim
babaları engellemeye çalışmaktaydılar. Bunlardan en bilineni Temim kabilesine
mensup meşhur câhiliye şairi Ferezdak'ın dedesi Sa’sa'a b. Nâciye idi.
İslâm'dan önce kız çocuklarını diri diri gömme davranışının temel
gerekçelerinden biri belki de en önemlisi fakirlik korkusuydu. Birçoğu açlık
sınırında yaşayan bu insanlar erkekten daha az işe yaradığını düşündükleri
kızları, aileleri için yük olarak kabul ediyor ve uğursuz kabul ettikleri
fakirlik korkusu ve aç kalma endişesiyle kız çocuklarını gömüyorlardı.
Kız çocuklarının katledilmesinin sebeplerinden bir tanesi de namus
anlayışıydı. Cahiliye de bir erkek bir kadınla evlenirken namus duygusu aklına
gelmezken, kendi kızını başkasıyla evlendirirken bunu bir namussuzluk ve ar
meselesi olarak görür ve “kızımı evlendirmektense onu kendi ellerimle toprağa vermek
bana daha tatlıydı” diyecek kadar utanç duyardı.
Araplar arasındaki namus
kaygısının temelinde de kızlarının ve kadınlarının bir gün düşmanın eline
geçmesi ve bu şekilde kendisi için bir ar meselesi olma düşüncesi yatmaktaydı.
Zira İslâm'dan önce Arap toplumunda bir kadının kız doğurması ile evine namus
lekesi ile gelmesi birdi. Esir edilen bu kadınların ve kızların fuhşa zorlanma
ihtimalleri de bulunmaktaydı. Câhiliye toplumunda kadınlar ve kız
çocuklarının namusu için başka bir tehlike de toplumdaki zina temayülü
idi. Kimsesiz ve himayeden yoksun
kadınların namusu tehlike altındaydı.
Arapların soylularının sıfatlarından bir tanesi de gurur ve kibirdi. Eğer
biri ona büyüklük taslar da kendisi ona karşılık vermezse korkak olarak
nitelendirilirdi. Câhiliye insanın hareketlerine de tamamen bu kibir hakim
olmuştu. Onların gözünde dengi olmayan biriyle evlenmek o kadar kötüydü ki,
öyle birileri ile evlenmektense ölmeleri daha evlaydı. Bu işi bir nevi kız
çocuklarına acıdıkları, onlara merhamet ettikleri için yapıyorlardı. Onlara
göre kız çocukları çok ağır olan hayat yükünü omuzlayamazlardı.
İslâm'dan evvel kız çocuğunu katletmenin çok çeşitli yolları
bulunmaktaydı. Fakat bunlar arasında en yaygını, onu daha önce kazdığı çukura
itip üzerine toprak atarak canlı canlı gömmekti. Kız çocuklarını kazılan
çukurlara atarak öldürmeleri en çok kullanılan yöntem olmakla birlikte, onların
suda boğularak, kuyuya atılarak veya boğazlanarak katledildikleri de olurdu.
İslam Tarihi Kızların Gömülmesi (ve'd) Namus Uğursuzluk Câhiliye
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Haziran 2019 |
Gönderilme Tarihi | 4 Mart 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 |
Cumhuriyet İlahiyat Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.