Artificial intelligence, which emerged with the invention of the first computer about 60 years ago, is one of the most important developments of today and the future, although it is a frequently heard expression in recent years. So much so that artificial intelligence technology seems to encompass almost entirely commercial life, especially from 2025 onwards. It should not be mistaken that this siege will remain solely on a commercial scale. Many experts are talking about 2025 syndrome with the assumption that artificial intelligence will contribute to human life in many different dimensions in the coming years. On the other hand, the ideas put forward in this regard are essentially not completely unfounded. So much so that artificial intelligence is more and more like human being. In fact, he is more knowledgeable, resourceful, and fast in some subjects, especially in terms of expertise. However, this does not mean that artificial intelligence will be a great danger for humanity in the first place. Yet control is in man. It remains unclear whether machines can escape human control or control people.
The second aspect is what the artificial intelligence brings with its present state. Therefore, what problems will be caused by artificial intelligence, which will be largely in human life by 2025. So that artificial intelligence, humanity from morality, economy, science, art, philosophy, religion, law, politics; in short, it appears that it will have to deal with a number of issues that will spread to every aspect of life. In this case, the issue of what artificial intelligence will bring to humanity should be opened to discussion in many ways.
In this article, the issue of artificial intelligence is summarized in the context of both the abovementioned contexts.
In order to understand what artificial intelligence is, first of all it is necessary to understand what intelligence is. There is a closedness in the definitions of intelligence. In general, intelligence is explained by cognitive abilities. Cognitive abilities can classify patterns into an extended list, such as classification, reasoning, using conceptual models, problem solving, creativity and memory. In this context, intelligence is based on a measure and practice. The expression of artificial intelligence is predominantly based on this framework.
Artificial intelligence was first introduced by John McCarthy, a Professor at Stanford University. It is sometimes used as Machine Intelligence. The term Machine Intelligence should not be confused with “Machine Learning”.
Artificial intelligence is the science and engineering of making intelligent machines, especially intelligent computer programs. Although it is about trying to understand human intelligence through computers, a similar task, it does not limit itself to methods that can only be observed biologically.
The subject of this research is not the technical sense of artificial intelligence. Therefore, little information is given about the technical aspect or mathematics of artificial intelligence in this study.
In this article, we have discussed what kind of changes in philosophical, religious and economic terms can be revealed in the future with artificial intelligence technology which has become an integral part of our lives and why we should turn to artificial intelligence.
Essentially, Artificial Intelligence is not intended to replace people, but is designed with the hope of significantly improving human talents and contributions. For this reason, it is aimed to increase the standard of human life with an augmented reality rather than loss of human in a virtual reality when artificial intelligence becomes a part of human life. However, as the artificial intelligence is realized, this goal brings with it a series of concerns. Because the field of action of artificial intelligence is shifting to a mixed reality.
When people express their fear of artificial intelligence, they often dream of out-of-control humanoid robots, like the Terminator. Sometimes, with the metaphors of the past, the concern of observing in the virtual world is carried. Although George Orwell's 1984 work is still remarkable, it is not the right dystopia for the 21st century. What we have to fear most is not what artificial intelligence will do to us on its own, but how people with power can use it in a new, sometimes hidden, uncertain and unexpected way to control and manipulate us. Most of the technology that threatens our independence and reputation in the near future is being developed by companies that collect and sell our data and attention to advertisers and the like. These are done through social platforms such as Facebook, Google, Amazon, Alibaba, Apple, Tesla ...
Yapay zekâ, insanların yerine geçmek için değil, insan yeteneklerini ve katkılarını önemli ölçüde geliştirebilmek umuduyla tasarlanmıştır. Yapay zekânın insan yaşamının bir parçası hâline gelmesiyle de sanal bir gerçekliğin içinde insanın kaybolmasından çok artırılmış bir gerçeklik ile insan yaşamının standardının yükseltilmesi hedeflenmiştir. Ancak yapay zekânın yapabilecekleri fark edildikçe bu hedef, bir dizi endişeyi de beraberinde getirmektedir. Zira yapay zekânın hareket alanı bir karma gerçekliğe kaymaktadır.
Günümüzde yapay zekâ, yaşamın içinde çok yönlü olarak kendini göstermektedir. Öyle ki, insanların sorunlarını daha hızlı bir şekilde anlamak ve daha verimli cevaplar vermek için yapay zekâ işbaşındadır. Dahası zamanlamayı iyileştirmek için büyük kullanıcı tanımlı veri kümelerinden kritik bilgileri çekmek için yapay zekâdan yararlanılmaktadır.
İnsanlar yapay zekâya karşı duydukları korkularını dile getirdiğinde, genellikle kontrolden çıkmış insansı robotları hayal etmektedir. Bazen de geçmişe özgü benzetmelerle sanal dünyada gözetlenme kaygısı taşınmaktadır. En çok korkmamız gereken şey yapay zekânın kendi başına bize ne yapacağı değil, güç sahibi insanların bizi kontrol ve manipüle etmek adına yeni, bazen gizli bazen belirsiz ve beklenmeyen şekilde bunu nasıl kullanacaklarıdır. Yakın gelecekteki bağımsızlığımızı ve itibarımızı tehdit eden teknolojinin büyük kısmı veri ve dikkatimizi toplayıp reklamcı ve benzerlerine satan şirketler tarafından geliştirilmektedir.
Yapay zekâ teknolojisi 2025’ten itibaren özellikle ticari yaşamı neredeyse bütünüyle kuşatacaktır. Ancak bu kuşatmanın sadece ticari boyutta kalmayacağını kestirmek zor değildir. Bu sebepten olsa gerek, birçok uzman 2025 sendromundan söz etmektedir.
Nedir bu 2025 yılında yaşanılacak olan sendrom? Bu sendromun yapay zekâ ile ilgisi nedir?
Yapay zekânın daha da yaygınlaşmasıyla beraber doğabilecek sorunlar kabaca iki farklı bağlamda tartışma zeminine çekilebilir.
İlki, yapay zekânın ne olduğundan çok nelere güç yetirebileceğidir. Meselenin bu yönü araştırıcısını olumlu ya da olumsuz anlamda bir dizi fantastik veya kurgusal çözümlemelere sevk edecektir. İkinci yön ise, mevcut hâli ile yapay zekânın ne getirip götürdüğüdür. Dolayısıyla 2025 itibariyle büyük oranda insan yaşamının içinde olacak olan yapay zekânın hangi sorunlara sebebiyet vereceğidir.
Yapay zekâ, internet reklamcılığından sonra gelen yeni bir teknoloji gibi görünse de durum farklıdır. Yepyeni bir süreçle karşı karşıyayız. Tamamen farklı bir dünyaya doğru yol almaktayız. Araştırma ve inceleme alanlarındaki kavrayışımızı hızlandırmaktadır. Fakat bu gelişmeler ciddi sıkıntıları, riskleri de beraberinde getirmektedir.
Bu araştırmanın konusu teknik anlamda yapay zekânın ne olduğu değildir. Bu nedenle bu çalışmada yapay zekânın teknik yönü veya matematiği ile ilgili çok az bilgi verilmiştir.
Biz bu makalede hayatımızın ayrılmaz bir parçası hâline gelmeye başlayan yapay zekâ teknolojisiyle ilerde felsefî, dini ve iktisadî bakımdan ne tür değişmelerin açığa çıkabileceğini ve niçin yapay zekâ konusuna yönelmemiz gerektiğini tartışmaya açtık.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Aralık 2020 |
Gönderilme Tarihi | 18 Şubat 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 20 Sayı: 2 |
Correspondence Address
Cukurova University, Faculty of Theology, Balcali Campus, 01330, Saricam/Adana.