Kur’ân, İslâm’ın kutsal metni ve ilahi hitabın ete kemiğe bürünmüş halidir. İslâm kültür havzasında Resulullah’ın vefatından sonra başlayan Kur’ân’ı anlama çabaları tarih boyunca sürmüştür. Bu çabalar özünde, metinde var olduğu düşünülen ilahi emirleri, manaları bulup çıkarmaya yöneliktir. Ancak şurası da bir gerçektir ki her anlama çabası nihayetinde belli bir uzamda ve kültürel atmosferde gerçekleşmektedir. Anlam arayışının en önemli saiki siyasi / itikadi mücadelelerdir. Çünkü İslâm dünyasında siyasi olan şeyler itikadi, itikadi olan şeylerse siyasidir. Dolayısıyla geçmişten günümüze aktarılan her tefsir aslında metnin bize ulaşmasını engellemekte ve mana üzerindeki tortunun giderilme çabasını da beraberinde getirmektedir. Bu makale, dinin tamamlanması ile ilgili olarak temel referans kabul edilen bir ayetin (Bugün sizin için dininizi kemale erdirdim ve sizin üzerinizdeki nimetimi tamamladım. Sizin için din olarak İslâm’ı seçtim. Mâide 5/3) yorumu ve bu yorumda etkili olan zihniyetler / mezheplerin bu ifadeden anladıklarını ortaya koymayı amaçlamaktadır. Bu manada ilk bölümde ayetin ve ayetin ilişkili olduğu ayet grubunun nerede, ne zaman, hangi olayla / kişilerle ilgili olduğu tespit edilecektir. Akabinde ayetlerin ihtiva ettiği manalar, bağlam gözetilerek ifade edilmeye çalışılacaktır. Müfessirlerin anılan konulardaki görüşlerinin farklılaşmasının nedenleri ve bunların söz konusu fikirlere yansımalarına da işaret edilecektir. Çalışmamızda dinin ne olduğuna dair bir içerik saptaması yapılmayacaktır. Sadece ve sadece belli anlam dünyalarının paydaşı olan bu müfessirlerin fikirlerinin analizi yapılmaya çalışılacaktır. Bu noktada ayetin muhtevasının bir manaya delalet ettiği kabul edilecek ve kesinlikle çok anlamlılık gibi bir ön kabul benimsenmeyecektir. İslâm düşünce tarihini çevreleyen ve olayların nasıl görüleceği ve ne şekilde anlamlandırılacağına dair bize bir anlam haritası sunan birtakım zihniyetler ve belli yaklaşım biçimleri olduğu muhakkaktır. İkinci bölümde işte bu zihniyetler esas alınarak söz konusu zihniyetleri temsil eden ve belli bir mezhebi aidiyeti olan alimlerin görüşleri, görüşlerinin ana parametrelerine atıflar yapılarak verilecektir. Bu amaçla ilk olarak ortak bir dünya görüşünü paylaşan ancak itikadi / siyasi olarak birbiriyle muhalif olan Sünni (Ehl-i Hadis ve Ehl-i Rey), Mutezilî düşüncenin yaklaşımları göz önüne serilecektir. Daha sonra İslam dünyasında siyasi / karizmatik / liderci zihniyetin en önemli temsilcisi olan Şia’nın özellikle velayet eksenli yaklaşımı kendi kaynaklarından hareketle ortaya konulacaktır. Şiiliğin Ahbari - Usuli biçimindeki fikri ayrışmasının yol açtığı farklı görüşlerin yorumlar üzerindeki etkisine işaret edilecektir.
The Qurʾān is the holy text of Islām and the flesh of the divine address. Efforts to understand the Qurʾān that started after the death of the Messenger of Allāh in the Islāmic cultural world have continued throughout history. These efforts are essentially aimed at fishing out divine commands and meanings that are thought to exist in the text. However, it is also a fact that every effort to understand ultimately takes place in a certain space and cultural atmosphere. The most important reason of the search for meaning is political/religious struggles. Because in the Islāmic world, what is political is religious, and what is religious is political. Therefore, every commentary from the past to the present prevents the text from reaching us and brings about the effort to remove the residue on the meaning. This article aims to reveal the interpretation of a verse that is accepted as the main reference regarding the perfection of religion (Māidah 5/3); This day have I perfected your religion for you, completed My favour upon you, and have chosen for you Islām as your religion.) and the mentalities/sects that are influential in this interpretation understand from this expression. In this sense, in the first chapter, it will be determined where, when, what event and people the sura and related verses are related to. Subsequently, the meanings contained in the verses will be tried to be expressed considering the context. The reasons for the differentiation of the opinions of the glossators on the aforementioned issues and their reflections on these ideas will also be pointed out. In our study, no content determination will be made on what religion is. It will be tried to analyze the ideas of these glossators who are the only stakeholders of certain worlds of meaning. At this point, it will be accepted that the content of the verse indicates one meaning and no presupposition such as multi-meaning will definitely be adopted. It is certain that there are some mentalities and obvious approaches that surrounds the history of Islāmic thought and provides us a meaning chart for how events will be seen and how they will be interpreted. In the second part, based on these mentalities, the views of the scholars who represent these mentalities and belong to a certain sect will be given by referring to the main parameters of their views. For this purpose, the approaches of Sunnī (Ahl al-Hadīth and Ahl al-Raʾy), Muʻtazilī thought, which share a common world view but are in opposition to each other in terms of religious/politics, will be examined first. Later, the custody-based approach of Shiʿah, which is the most important representative of the political/charismatic/leader mentality in the Islāmic world, will be examined with reference to its own resources. It will be pointed out the effect of different views on interpretations caused by the intellectual divergence of Shiʿism in the form of Akhbārī - Uṣūlī.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Aralık 2020 |
Gönderilme Tarihi | 31 Ekim 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 20 Sayı: 2 |
Correspondence Address
Cukurova University, Faculty of Theology, Balcali Campus, 01330, Saricam/Adana.