Suriye’deki iç savaşın bir sonucu olarak Türkiye’nin 2011 yılından itibaren Suriyeli göçmenleri kabul etmesiyle başlayan süreçte ekonomik, politik, sosyal ve kültürel pek çok yönden beklenmedik sorunlarla karşı karşıya kalınmıştır. Göçmenlerin Türkiye’nin büyük şehirlerine yerleşmeleri, barınma, sağlık, yoksulluk, istihdam gibi konularda politika üretilmesi ihtiyacını doğurmuş, göçmenlerin kentlerde yerli halkla karşılaşmaları ise etnik ve kültürel gerilimlere neden olmuştur. Bu bağlamda Türkiye’de Suriyeli mülteciler sorunu gündeme gelmiştir. Bu nüfus içerisindeki kırılgan gruplar için ise kendine özgü başka sorunlar da söz konusudur. Bunlardan biri olan mülteci yaşlılar açısından, sosyal izolasyon, yoksulluk ve sosyal dışlanma gibi riskler ortaya çıkmaktadır.
Nitel araştırma deseni ile yürütülen bu çalışmada 55 yaş ve üzeri Suriyeli mültecilerin Türkiye’deki göçmenlik deneyimleri ve bu bağlamda sosyal dışlanma risklerinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. 20 Suriyeli mülteci ile yarı yapılandırılmış soru formu ile görüşmeler yapılmıştır. Göç sonrası Türkiye’de yaşam koşullarının yaşlanma süreci ile birlikte ne tür avantajlar/dezavantajlar yarattığı, sosyal dışlanma bağlamında ele alınmış, görüşmeler betimleyici nitel analiz tekniği ile analiz edilmiştir.
Araştırmanın bulgularına göre, işgücüne dahil olamama sosyal dışlanma açısından en önemli risk olarak ortaya çıkmaktadır. Yaşlı katılımcıların dil bilmemesi sosyal hayata katılım açısından önemli bir dezavantaj oluşturmakta yaşlılıkta ilişki ağlarının azalması sosyal ve sağlıkla ilgili riskleri de arttırmaktadır. Sosyal alanda ve ekonomik alanda yer alamayan yaşlı mülteciler, hareketsiz yaşam koşulları, yoksulluk, yalnızlık gibi risklerle karşı karşıya kalmaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2020 |
Gönderilme Tarihi | 21 Temmuz 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 29 Sayı: 4 |