In classical Turkish poetry, fahriyye means boasting and arrogance. Poets usually praises himself in odes, ghazals and sometimes other verse forms. In this part of his poems, he expresses his difference and especially his superiority from other poets by talking about his virtues. At the same time, he complains about fate and its cycle and emphasizes that he is not valued enough. Tefâhür, on the other hand, has the same word origin as the word fahriyye and means to boast. Poets generally praised their poems and poetry in an artistic manner in the pseudonym couplets of their poems. Fehîm -i Kadîm, one of the 17th century Classical Turkish poets, also praised his own poetic genius at almost every opportunity and in every verse form in his Dîvân. Fehîm-i Kadîm, one of the important representatives of Sebk-i Hindî, demonstrated his originality by praising his superior nature and talent in writing poetry not only in his pseudonym couplets, but also in one or a few couplets or a whole ghazal. In these self-praise couplets, the poet not only praised himself, but also revealed his poetics, which constitute the cornerstones of his poetry. In these couplets, Fehîm-i Kadîm makes literary criticisms by comparing himself with other poets and draws attention to how a poem should be. The factors and criteria of praise that the poet finds praiseworthy in his own poems give some clues not only about Fehîm, but also about the understanding of art of his period.
In this article, the poetic couplets in the poems in Fehîm-i Kadîm Dîvân have been examined especially in order to reveal the poet's poetics. Firstly, the identified couplets were examined with the help of Classical text commentary and the universe of meaning that the poet intended was emphasized. The analysis part, which constitutes the basis of the study, is organized under the following headings: Self-praise on the Superiority of Temperament. Self-praise in the Fahriyyes of Odes, Self-praise in the Pseudo-Couplets of Ghazals, Self-praise in the Rubâî's, and Self-praise in the Terkîb-i Bends. Thus, what Fehîm-i Kadîm expected from an ideal poet and poetry and the poetic value of the selected examples were determined.
19/093/04/5
Klâsik Türk şiirinde fahriyye, övünme, büyüklenme demektir ve genellikle kaside, gazel ve bazen de diğer nazım şekillerinde şairin kendisini övdüğü; erdemlerinden bahsederek diğer şairlerden farkını ve bilhassa üstünlüğünü dile getirdiği; felekten ve zamaneden şikâyet ederek kıymetinin bilinmediğini vurguladığı bölümün adıdır. Tefâhür ise aynı köktendir ve övünme anlamına gelmektedir. Şairler şiirlerinin genellikle mahlas beyitlerinde şâirâne tefâhür olarak nitelenebilecek bir söyleyişle şiir ve şairliklerini övmüşlerdir. XVII. yüzyıl Klâsik Türk şairlerinden biri olan Fehîm-i Kadîm de Dîvân’ında hemen her fırsatta ve her nazım şeklinde kendi şairlik dehasını medhetmiştir. Sebk-i Hindî’nin de önemli temsilcileri arasında yer alan şair, kendi üstün yaratılışını ve şiir yazmadaki yeteneğini, yalnız mahlas beyitlerinde değil, aynı zamanda Dîvân’ında yer alan manzumelerin bir ya da birkaç beytinde veya bir gazelinin tamamında da kendisine has üslûbu ile ortaya koyar. Bu tefâhür beyitlerinde şair sadece kendisini övmekle yetinmez, aynı zamanda şiirinin köşe taşlarını oluşturan poetikasını da sunar. Fehîm-i Kadîm bu kabil beyitlerinde diğer şairlerle kendisini mukayese ederek edebî eleştirilerde bulunur ve bir şiirin nasıl olması gerektiği konusuna dikkat çeker. Onun kendi şiirlerinde övgüye değer bulduğu unsurlar ve övgü kıstasları, geleneğin güncellenmesi olduğu kadar, okur için şairin yaşadığı dönemin tenkid anlayışı hakkında da bazı önemli ipuçları verir.
Bu makalede, Fehîm-i Kadîm Dîvânı’ndaki manzumelerde yer alan tefâhür beyitleri özellikle şairin poetikasını ortaya koymak maksadıyla incelenmiştir. İlk olarak seçilen beyitler Klâsik metin şerhi eşliğinde incelenerek şairin murad edindiği mânâ kâinatı üzerinde durulmuştur. Çalışmanın esasını teşkil eden inceleme kısmı ise Yaratılış Üstünlüğü Üzerinden Tefâhür, Kasîdelerin Fahriyyelerinde Yer Alan Tefâhür, Gazellerin Mahlas Beyitlerinde Yer Alan Tefâhür, Rubâîlerde Yer Alan Tefâhür, Terkîb-i Bendlerde Yer Alan Tefâhür şeklindeki başlıklarla düzenlenerek Fehîm-i Kadîm’in ideal bir şairden ve şiirden beklentisinin ne olduğu ve seçilen örneklerin poetik değeri tespit edilmiştir.
19/093/04/5
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Osmanlı Sahası Klasik Türk Edebiyatı |
Bölüm | Edebiyat Araştırmaları |
Yazarlar | |
Proje Numarası | 19/093/04/5 |
Yayımlanma Tarihi | 21 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 2 Ekim 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 |