Siber alanın hızla büyümesi dünya siyasetinde önemli bir bağlamdır ve siber, gücü kendisine bağlamaktadır. Anonimlik unsuru, güvenlikte asimetrilerin varlığı, siber araçlara erişmenin maliyetinin düşük olması gibi sebepler devletdışı aktörlerin de siber alanda sert ve yumuşak bir güç sunma kapasitesine sahip olmalarını kolaylaştırmaktadır. Siberin doğasında var olan özellikler, aktörler arasındaki güç farklılıklarını önemli oranda azaltmakta ve bu durum 21. yüzyılda küresel siyaseti simgeleyen başat unsurların “gücün dağılımı” veya “gücün yayılması” gibi konular üzerinde şekillenmesine sebebiyet vermektedir. Devletlerin, özellikle büyük güçlerin kara, deniz veya hava gibi alanlarda söz sahibi oldukları gibi siber alanda da hâkimiyet kurmaları kolay değildir. Dolayısıyla devletler, siber alanda devlet-dışı aktörler tarafından güçlü bir meydan okumayla karşı karşıya kalmaktadırlar.
The rapid growth of the cyberspace is an important domain in world politics, and cyber is connecting its power to itself. The anonymity, the presence of safety asymmetries, and the low cost of accessing cyber tools make it easier for non-state actors to have a hard and soft power delivery capability in the cyberspace. The inherent characteristics of cyberspace considerably reduce the power disparities between actors, and this leads to the formation of dominant elements, which symbolize global politics in the 21st century, on issues such as "distribution of power" or "diffusion of power". It is not easy for the states, particularly great powers to dominate the cyberspace, as they have a say in domains such as land, sea or air. Therefore, the states are faced with a strong challenge by the non-state actors in the cyberspace.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ocak 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 2 Sayı: 4 |