Türkiye, yer aldığı coğrafi konum ve çevresinde gelişen iç karışıklıklar, savaş ve diğer krizler nedeniyle önceleri transit bir ülke konumunda iken son dönemlerde hem transit hem de hedef ülke konumuna gelmiştir. Özellikle 2011 yılında başlayan Suriye Krizi ile hedef ülke konumu pekişmiş ve yoğun kitlesel göç ile karşılaşmıştır. Bu yoğun göç, “açık kapı” politikası ile plansız bir şekilde göçmenlerin geçici barınma merkezlerinden kentlere yerleşmeleri ile sonuçlanmıştır. 2011 yılı ve sonrasında göçmenler, geçici barınma merkezlerinden kentlere geçiş yapmıştır. Dolayısıyla kentlerde ilk temas noktaları yerel yönetimler, büyük oranda ise belediyeler olmuştur. Belediyeler, geçen süreçte göçmenlerle ilgili hizmetlerde başat role sahip olmuştur. Bu yeni durum karşısında yerel göç politikalarına duyulan ihtiyaç artmış, ancak 4 Nisan 2013 tarihinde kabul edilen 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu (YUKK) başta olmak üzere birçok temel göç politika belgelerinde yerel yönetimlere doğrudan bir sorumluluk verilmemiştir. 5393 Sayılı Belediye Kanunu da net olarak görev tanımı yapmamakta hatta kendi içinde çelişkiler barındırmaktadır.
Bu bağlamda, yerel yönetimlerin yeni kentsel göçlerle farklı bir forma bürünen kent mültecileri karşısında yeni yasal, kurumsal ve idari düzenlemelere ihtiyaç duyacağı öngörülmektedir. Suriye göçünden 13 yıl sonra ve özellikle Afganistan’dan gelen yeni göçlerle karşı karşıya kalan belediyelerin yetki ve sorumlulukları göç politikalarının uygulanması noktasında hala tam netlik kazanamamıştır. Bu çalışmada, Büyükşehir Belediyelerinin (BŞB) göçmenlere yönelik politikaları faaliyet raporları üzerinden analiz edilmiştir. Çalışma kapsamını Göç İdaresi Başkanlığı (GİB) verileri temel alınarak 7 coğrafi bölgeden seçilen Suriye kitlesel göçünden en çok etkilenen 7 Büyükşehir Belediyesi (Gaziantep, İstanbul, İzmir, Konya, Mersin, Samsun ve Van) oluşturmaktadır. Büyükşehir Belediyelerinin 2019-2023 dönemi faaliyet raporları nitel araştırma tekniği kullanılarak içerik analizi yöntemiyle analiz edilmiştir. Nitel analiz için MAXQDA nitel analiz programı kullanılmıştır. Çalışmada, belediyelerin kullandıkları kavramlar farklılık gösterdiğinden kapsayıcı bir inceleme için göç, göçmen, mülteci, sığınmacı, yerinden edilmiş ve Suriye kavramları ile tarama gerçekleştirilmiştir.
Sonuç olarak, BŞB’lerin Suriye krizi sonrası kitlesel göç akınından etkilendiği, belediyelerin göç politikalarının hem yöntem olarak hem de uygulamada farklılık gösterdiği, kurumsal yapılarının göçmenlere yönelik faaliyetleri gerçekleştirmede her belediyede kendi dinamikleri çerçevesinde şekillendiği, 2013 yılı sonrası özellikle YUKK’ta açıkça belirtilmesine rağmen faaliyet raporlarında göçmen, mülteci, sığınmacı gibi kavramların birinin yerine seçilerek kullanıldığı, hizmetlerin yasal dayanağı konusunda genel bir açıklama getirilmediği görülmektedir. Belediyelerin kimlere hizmet vereceği ya da göçmenlere hizmet verip veremeyeceği mevzuatta belirsiz iken bu durum incelenen kentlerde birbirinden çok farklı uygulandığı görülmüştür. Belediyeler yeni hemşerilerine hitap ederken mülteci, sığınmacı, göçmen terimlerinden birin veya birkaçını aynı anda kullanabilmektedirler. Belediyeler, göçmenlere hizmetlerinde pragmatik ve verimlilik odaklı stratejileri daha fazla izlemek zorunda kalarak kent sınırları içerisinde hem yerli halkın hem de göçmenlerin artan sorunlarıyla mücadele edebilmek için yeni yaklaşımlar denemek ve çözümler aramak zorunda kalmışlardır. Bu konuda sınır kentlerin karşılaştığı sorunlar ile transit özelliği taşıyan kentler farklı sorunlarla mücadele etmektedir. Diğer yandan, göç olgusunun iyi yönetilmediğinde kentsel güvenliği ve toplumsal huzuru tehlikeye atacak boyuta gelebileceği öngörülmektedir. Yerel hizmetlerin belirli bir standartta olması, kentler arasında uyumun sağlanması ve belirli bir oranda etkinlik ve verimliliğin hedeflenmesi için belediyelere rehberlik edecek ve çalışmaları belirli bir standarda taşıyacak politikaların geliştirilmesi gerekmektedir.
Belediyelerin Göç Politikaları Büyükşehir Belediyeleri Faaliyet Raporları Suriye Krizi
TÜBİTAK
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kentleşme Politikaları, Yerel Yönetimler, Politika ve Yönetim (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 24 Temmuz 2025 |
Yayımlanma Tarihi | 25 Temmuz 2025 |
Gönderilme Tarihi | 3 Nisan 2025 |
Kabul Tarihi | 25 Mayıs 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 34 Sayı: 3 |