The main reason for the emergence of this study is the curiosity to identify similarities in the poems of poets who lived in different geographies of the same period. This article, written in the field of Turkish Islamic Literature, aims to identify similarities and affinities through comparison and contrast, essentially from an intertextuality perspective. When we look at Eastern literature -specifically Ottoman literature- and Western literature -specifically English literature- within the framework of the expressions "classical, ancient or old", Nabi from Urfa and Shakespeare from Stratford-upon-Avon, who lived in the same period, attract attention with their competence in the field of literature. Although Shakespeare is mostly known for his playwrighting, he makes his poetry felt even in his playwrights. So much so that T.S. Eliot said that a person watching Hamlet for the first time would not be able to distinguish whether the speeches were in verse or prose. This study focuses on similar subjects and expressions in the poems of Nabi and Shakespeare, who lived in the same period -very likely- and were unaware of each other. Thus, it has been tried to show that artists of the same period, in different parts of the world, could draw the same picture with different pens and different inks. The article consists of 7 titles in total, excluding the introduction and conclusion sections. These titles are, respectively, Inadequacy of Poetry, Because of the Beloved, Praise for Poetry, Criticism of the Poet/Poetry, Poetics, Meaning and New/Different Expression. In the introduction, it is mentioned how the names Shakespeare and Nabi were determined and how poems with fundamentally different forms, shapes and perspectives can show similarities. In the title of Inadequacy of Poetry, the idea that the poet is sometimes inadequate in conveying the emotions of the poem is processed and with examples from both poets, it is mentioned that rather than the inadequacy of the poems, their own emotions are indescribable. Under the title Because of the Beloved, the existence of every beautiful reason is attributed to the beloved. In Praise of Poetry, it is mentioned that the poet and poetry are inclined to praise, and with the examples given, it is shown to what extent the two poets praise their own poems and poetic skills. In the Criticism of the Poet/Poetry section, it is emphasized that the poets do not like poems other than their own; thus, it is stated that they indicate that their own poems are flawless. In the title Poetics, it is tried to give the views of both poets on poetry. In the meaning section, it is mentioned how important meaning is in poetry and the importance that the two poets give to meaning is mentioned. In the last heading New/Different Expression, the poets' efforts for originality are mentioned. These headings and the analyses under these headings constituted the content for the Conclusion; in the Conclusion section, it was tried to show that two people who have different languages, live in different places and most importantly look at the world from different perspectives can meet in the universality of literature.
Aynı dönemin farklı coğrafyalarında yaşamış şairlerin şiirlerindeki benzerlikleri tespit etme merakı, bu çalışmanın ortaya çıkış sebeplerinin başlıcasıdır. Türk İslam Edebiyatı sahasında kaleme alınan bu makale, kıyas ve karşılaştırmayla birlikte, esasında metinlerarasılık perspektifinden hareketle benzerlikleri ve yakınlıkları tespit etme gayesi taşımaktadır. “Klasik, kadim yahut eski” tabirleri çerçevesinde -Osmanlı edebiyatı özelinde- Doğu ve -İngiliz edebiyatı özelinde- Batı edebiyatına bakıldığında, aynı devirde yaşamış Urfalı Nâbî ve Stratford-upon-Avonlu Shakespeare, edebiyat sahasındaki yetkinlikleriyle dikkat çekerler. Shakespeare, daha çok tiyatro yazarlığı ile tanınsa da tiyatro metinlerinde bile şairliğini hissettirmektedir. Öyle ki T.S. Eliot, Hamlet’i ilk kez izleyen bir kişinin, konuşmaların nazım mı yoksa nesir mi olduğunu ayırt edemeyeceğini söylemiştir. Bu çalışmada, aynı dönemde yaşamalarına rağmen -çok büyük bir ihtimalle- birbirinden habersiz olan Nâbî’nin ve Shakespeare’in şiirlerindeki benzer konular ve söyleyişler üzerinde durulmuştur. Böylelikle aynı devrin sanatçılarının, dünyanın farklı noktalarında, farklı kalemler ve farklı mürekkeplerle aynı tabloyu çizebilecekleri gösterilmeye çalışılmıştır. Makale, giriş ve sonuç bölümleri haricinde toplamda 7 başlıktan meydana gelmektedir. Bu başlıklar sırasıyla Şiirin Kifayetsizliği, Sevgiliden Dolayı, Şiire Övgü, Şaire/Şiire Yergi, Poetika, Mana ve Yeni/Farklı Söyleyiş şeklindedir. Giriş bölümünde, Shakespeare ve Nâbî isimlerinin nasıl belirlendiğinden ve esas itibarıyla birbirinden tamamen farklı formlara sahip ve farklı bakış açılarıyla yazılmış şiirlerin benzerlik gösterebileceğinden bahsedilmiştir. Şiirin Kifayetsizliği başlığında, bazı zamanlarda şiirin şairin duygularını aktarmada yetersiz kaldığı düşüncesi işlenmiş ve her iki şairden getirilen örneklerle, şiirlerin yetersizliğinden ziyade kendi duygularının anlatılamaz nitelikte olduğundan söz edilmiştir. Sevgiliden Dolayı başlığı altında, her güzel sebebin varlığının sevgiliye bağlanışı ele alınmıştır. Şiire Övgü’de, şairin ve şiirin övgüye meyilli olduğundan bahsedilmiş ve getirilen örneklerle, iki şairin kendi şiirlerini ve şairliklerini ne derecede övdüğü gösterilmiştir. Şaire/Şiire Yergi bölümünde, şairlerin kendi şiirleri hariç diğer şiirleri beğenmedikleri vurgulanmış; böylelikle kendi şiirlerinin kusursuz olduğunu belirttikleri ifade edilmiştir. Poetika başlığında, her iki şairin de şiire bakışları verilmeye çalışılmıştır. Mana kısmında, anlamın şiirde ne derecede mühim olduğundan söz edilmiş ve iki şairin manaya verdikleri önemden bahsedilmiştir. Son başlık Yeni/Farklı Söyleyiş’te ise şairlerin orijinallik çabasından söz edilmiştir. Bu başlıklar ve başlıklar altındaki tahliller, Sonuç için içerik teşkil etmiş; Sonuç bölümünde farklı dillere sahip, değişik mekânlarda kaim ve en önemlisi dünyaya farklı pencerelerden bakan iki insanın, edebiyatın evrenselliğinde buluşabileceği gösterilmeye çalışılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türk İslam Edebiyatı |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 29 Temmuz 2024 |
Kabul Tarihi | 26 Ekim 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Sayı: 67 |