In this study, the views of Hüseyin Atay, one of the leading scientists of the Republican period, on the possibility of a new civilization conception within the framework of his views on the basic issues of the science of kalâm are discussed. Atay adopts a methodology based on the Qur’an and the mind. With this structure, it is possible to say that his discourse focuses on the renewal of Muslim thought and the need for a new civilization. Atay built his discourse on the science of kalam and made his critical reading in this direction. From this point of view, he stated that not only the Muslim world but the whole world is faced with a reality in which justice and freedom cannot be fully established. Therefore, according to Atay; a new civilizational discourse must be produced. The dynamics that will produce this are at the roots of Muslim thought. However, Muslims could not create a dynamic and sustainable discourse in terms of their experience. As such, Muslim thought should be critically re-read. At this point, the resources to rely on are the mind and the Qur'an. In order to activate these resources in accordance with the truth, they must be cleaned of the residues attached to them. This can only be done from an objective scientific point of view. The construction of a systematic structure that can operate this process is possible by returning the science of kalâm to its critical and system-building structure.
Bu çalışmada, Cumhuriyet döneminin önde gelen ilim adamlarından biri olan Hüseyin Atay’ın kelâm ilminin temel meseleleri bağlamındaki görüşleri çerçevesinde yeni bir medeniyet tasavvurunun imkânına dair görüşleri ele alınmıştır. Atay, Kur’an ve akıl merkezli bir metodoloji benimsemektedir. Bu yapısıyla onun söyleminin, Müslüman düşüncenin yenilenmesi ve yeni bir medeniyete ihtiyacın olduğu noktasına odaklandığını söylemek mümkündür. Atay, söylemini kelâm ilmi üzerine inşa etmiş ve eleştirel okumasını bu doğrultuda yapmıştır. Buradan hareketle o, sadece Müslüman âleminin değil bütün dünyanın, adaletin ve özgürlüğün tam anlamıyla tesis edilemediği bir realiteyle karşı karşıya olduğunu belirtmiştir. Bu nedenle Atay’a göre; yeni bir medeniyet söylemi üretilmelidir. Bunu üretecek dinamikler, Müslüman düşüncenin köklerinde bulunmaktadır. Ancak Müslümanlar, ortaya koydukları tecrübe itibariyle dinamik ve sürdürülebilir bir söylem oluşturamamıştır. Bu itibarla Müslüman düşünce eleştirel olarak yeniden okunmalıdır. Bu noktada dayanılması gereken kaynaklar akıl ve Kur’an’dır. Bu kaynakların hakikatine uygun bir şekilde aktif kılınması için de üzerine iliştirilen tortulardan temizlenmesi gerekir. Bu da ancak nesnel bir ilmi bakış açısıyla yapılabilir. Bu süreci de işletebilecek sistematik yapının inşası, kelâm ilminin eleştirel ve sistem kuran yapısına döndürülmesiyle mümkündür.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İslam Araştırmaları (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 21 Mart 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Sayı: 4 |
Danisname Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.