Although usūl al-fiqh as an Islamic
discipline had been developed later, some major criteria of methodology could
be found in the Prophet Muhammad’s words and deeds. The Prophet had clearly
separated his words and the verbatim revelation (the Qur’ān) in terms of superiority
in his life. But, after his death, scholars tried to ease the separation
between Prophet’s words and the revelation. This investigation led them to
discuss whether the Prophet’s private opinions are possible or not in the legal
issues. According to our conclusion, the Prophet’s private opinions gave birth
to legal analogy (qiyās), customs, and earlier laws –as
they were documented later- in Islamic legal methodology. Mainly, we examined
the literature by asking “what does legal evidence mean?” during the life of
the Prophet
Evidence dalīl Un-read revelation Wahy ghayr-i matluw juristic opinion ijtihad earlier laws public interest maslaha
Her ne kadar fıkıh usulü ilmi sonraki
dönemlerde teşekkül etmişse de bu ilme ait bazı temel esasları Hz. Peygamber’in
tasarruflarından çıkarmak mümkündür. Hz. Peygamber kendi sözleri ile vahyi
(Kur’an) delil sıralamasında birbirinden ayırmış olmasına rağmen sonraki
devirlerde birbirine yaklaştırma gayretleri söz konusudur. Bu noktada Hz.
Peygamber’in şer’î konularda içtihat edip etmediği tartışma konusu olmuştur.
Hz. Peygamber’in içtihadını -sonradan oluştuğu şekliyle- kıyas, örf/adet ve
önceki şeriatlar için ilk nüveler olarak almak mümkündür. Biz bu çalışmamızda
Hz. Peygamber devrinde “delil deyince ne anlaşılıyordu?” sorusunun cevabını
bulmaya çalıştık.
Vahiy beyan Vahy-i gayr-ı metluv delil içtihat insanların maslahatı
Bölüm | Makaleler |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 5 Haziran 2015 |
Gönderilme Tarihi | 6 Nisan 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 |