Füruzan, who is among of the our woman writers in republican era, who stepped into the world of literature in 1950’s. She gained fame with the works she wrote in 1970s, produced works in different genres for many years and her works have been awarded many times. However the main identity of Füruzan in the our literature is createing stories. As a matter of fact, the author was awarded the Sait Faik Story Award in 1972 with her work called Parasız Yatılı. And the succsess of the author with her work Parasız Yatılı is continued in many of her other stories. In this stories she generally deals with the ordinary life of ordinary people especially through women and child. In addition, the theme of poverty and the state of being immigrant stand out of in the her stories. When looking at Füruzan’s stories of this perspective, it is seen that social inequality is emphasized in many text. Of course, this situation can be thought of as a related to the social realist side of the author. Particularly, some problems arising from income inequality and patriarcal sytem’s view of women and the feeling of the being the other created by the state of being an immigrant in the world of the story characters appear in many of her stories. This shows that Füruzan approaches the issue of social inequality with conscious attention. From this point of view, in our study, the phenomena such as poverty, income inequality and alienation in Füruzan’s stories will be examined in the context of literature and sociology in general and social inequality in particular.
Cumhuriyet Dönemi kadın yazarlarımızdan biri olan Füruzan, 1950’li yıllarda edebiyat dünyasına adım atmıştır. 1970’li yıllarda kaleme aldığı eserleriyle üne kavuşmuş, uzun yıllar farklı türlerde eserler vermiş ve eserleri pek çok kez ödüle layık görülmüştür. Ancak Füruzan, edebiyatımızdaki asıl yerini öyküdeki başarısıyla elde etmiştir. Nitekim Parasız Yatılı adlı eseriyle 1972’de Sait Faik Hikâye Armağanı’na layık görülmüştür. Yazarın Parasız Yatılı ile yakaladığı başarı sonraki pek çok öyküsünde de sürdürülmektedir. Söz gelimi Kuşatma, Benim Sinemalarım, Gül Mevsimidir, Gecenin Öteki Yüzü, Sevda Dolu Bir Yaz adlı kitaplarda yayımlanan öyküler yazarın sanat hayatındaki gelişimini göstermesi bakımından dikkate değerdir. Füruzan, öykülerinde genel itibariyle küçük insanın sıradan yaşamını, özellikle kadınlar ve çocuklar üzerinden işlemiştir. Bu yönüyle onun öykülerinin kadın dünyasını içeriden bir bakışla ve samimi bir üslupla yansıttığı söylenebilir. Bunun yanı sıra yoksulluk teması ve göçmen olma hâli de yazarın öykülerinde göze çarpmaktadır. Füruzan’ın öykülerine kadın, yoksulluk ve göçmen sorunları bağlamında bakıldığında pek çok metinde sosyal eşitsizliğe vurgu yapıldığı görülür. Elbette bu durum yazarın toplumcu gerçekçi tarafıyla ilintili olarak düşünülebilir. Özellikle gelir adaletsizliğinden ve ataerkil sistemin kadına bakışından doğan birtakım problemler ile göçmen olma hâlinin öykü kişilerinin dünyasında yarattığı öteki olma hissi yazarın pek çok öyküsünde karşımıza çıkmaktadır. Bu da Füruzan’ın sosyal eşitsizliğe bilinçli bir dikkatle yaklaştığını gösterir. Buradan hareketle çalışmamızda Füruzan’ın öykülerinde öne çıkan yoksulluk, gelir adaletsizliği, ötekileştirme gibi olgular, genelde edebiyat ve sosyoloji ilişkisi özelde ise sosyal eşitsizlik bağlamlarında incelenecektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Aralık 2022 |
Gönderilme Tarihi | 1 Kasım 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 24 Sayı: ÖZEL SAYI |