Amaç: Soliter pulmoner nodüllerde tedavi yaklaşımının doğru şekilde belirlenmesi açısından malign - benign lezyon ayırıcı tanısının yapılması oldukça önemlidir. Flor-18 florodeoksiglukoz (F-18 FDG) PET/BT, morfolojik ve metabolik bilgiyi bir arada sunarak lezyon karakterizasyonuna önemli katkı sağlayan bir görüntüleme yöntemidir. Çalışmamızda, soliter pulmoner nodüllerde F-18 FDG PET/BT yönteminin malign lezyon ayırıcı tanısına katkısının araştırılması amaçlanmıştır.
Yöntemler: Bilgisayarlı tomografide maksimum aksiyel çapı 1-3 cm arasında soliter pulmoner nodül saptanan, nodül karakterizasyonu amacı ile F-18 FDG PET/BT tetkiki uygulanan 54 hastaya ait bulgular retrospektif olarak değerlendirildi. Tüm hastaların histopatolojik tanıları mevcuttu. Nodüllerin maksimum aksiyel çapları ve maksimum standardize tutulum değerleri (maksSTD) belirlenerek histopatolojik son tanılar ile karşılaştırıldı. MaksSTD için 2,5 eşik değer olarak kabul edildiğinde (benign <2,5 ve malign ≥2,5) lezyonlardaki bulgular değerlendirildi ve F-18 FDG PET/BT tetkikinin malign lezyon tespitindeki tanısal değeri araştırıldı.
Bulgular: Çalışmaya dahil edilen 54 hastanın (42 erkek, 12 kadın) yaş ortalaması (±ss) 61±11 idi. Histopatolojik olarak 38 hastada malign (%70,4), 16 hastada benign (%29,6) bulgular saptandı. Malign lezyon saptanan hastalarda en sık tanı adenokarsinom (14/38 hasta, %36,8), benign lezyon saptananlarda ise sırasıyla kronik nonspesifik inflamasyon (7/16 hasta, %43,8) ve nekrotizan granülomatöz inflamasyon (6/16 hasta,%37,5) olarak belirlendi. MaksSTD eşik değerinin altında tutulum izlenen malign lezyon tanılı hastaların birisinde skuamöz hücreli karsinom ve diğerinde karsinoid tümör tespit edildi. Benign lezyon tanısı olan 8/16 hastada (%50,0) maksSTD eşik değerin üzerinde idi; bu hastaların 4’ ünde kronik nonspesifik inflamasyon, 3’ünde nekrotizan granülomatöz inflamasyon ve 1’inde aspergilloz mevcuttu. Benign ve malign lezyonların medyan aksiyel çapları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark izlenmezken, maksSTD değerleri malign lezyonlarda anlamlı düzeyde yüksek bulundu (p=0,001). MaksSTD için eşik değer 2,5 olarak kabul edildiğinde malign lezyonların tespitinde F-18 FDG PET-BT tetkikinin duyarlılığı %95,1 ve özgüllüğü %50,0 olarak belirlendi.
Sonuç: Çalışmamızdan elde edilen veriler, F-18 FDG PET/BT’ nin aksiyel çapı 1 cm’den büyük soliter pulmoner nodüllerde benign-malign lezyon ayrımı için yüksek duyarlılığa sahip bir görüntüleme yöntemi olduğu yönündedir. Tetkikin özgüllüğü göreceli düşüktür. En sık yanlış pozitif bulgu veren durumlar kronik inflamasyonlar ve granülomatöz lezyonlardır. Ülkemizde halen sıklıkla karşılaşılması nedeni ile özellikle tüberküloz enfeksiyonu açısından ayırıcı tanı için hastaların klinik bulgularına özellikle dikkat edilmesi gerekmektedir. Düşük grade’li bazı malign lezyonlarda da tetkikin yanlış negatif sonuçlar verebileceği göz önünde bulundurulmalıdır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 17 Mart 2020 |
Gönderilme Tarihi | 6 Kasım 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 47 Sayı: 1 |