Makalemiz 1917 Osmanlı Hukûk-ı Âile Kararnâmesi’nin Osmanlı klasik aile hukukundan ayrılan yönlerini içermektedir. Kararnâme, Osmanlı Devleti’nde ve diğer İslâm ülkelerinin bir kısmında aile hukuku sahasında hazırlanan ilk kanun olması ve sahasında köklü değişiklikleri beraberinde getirmesi bakımından önemlidir. Hukuk sistemlerinin tamamında olduğu gibi İslâm ve Osmanlı hukukunda da aile hukukunun önemli bir yeri vardır. Osmanlı aile hukuku için İslâm aile hukukunun altı asırlık uygulamasıdır diyebiliriz. Bu uygulama zamanın değişmesi ve diğer bazı sebeplerle yetersiz kalmış, Tanzimat’tan sonra diğer hukuk alanlarında olduğu gibi aile hukukunda da yeni bir düzenlemeye ihtiyaç duyulmuştur. İşte bu ihtiyacın bir sonucu olarak 1917 Osmanlı Hukûk-ı Âile Kararnâmesi, referans verme ve tarihsel tecrübeyle düzenlenmiştir. Kararnâme, genel özellikleri ve özel hükümleri açısından klasik hukuk dediğimiz, Osmanlı’da uygulanmakta olan genel hukuktan farklılık gösterir. Çalışmada nitel yöntemin metin analizi usûlü kullanılarak, Tanzimat’tan hemen sonra başlayan taknîn/kanunlaştırma hareketlerinin son örneklerinden olan 1917 Hukûk-ı Âile Kararnâmesi’nin klasik fıkıhtan ayrılan yönleri ortaya konulup irdelenmiştir.
This article covers the aspects of the 1917 Ottoman Family Law Decree that differ from the classical Ottoman family law. It is important in terms of being the first law prepared in the field of family law in the Ottoman Empire and some other Islamic countries, carrying radical changes in the field. As in all legal systems, family law has an important place and an important role in Islamic and Ottoman law. With regard to Ottoman family law, it can be stated that it essentially consists of six centuries of practice of Islamic family law. This practice was insufficient due to change of circumstances and other factors. Following the Tanzimat, a new regulation was needed in family law, as in other areas of law. As a result of this need, the 1917 Ottoman Family Law Decree was drawn up through reference and historical experience. In terms of its general features and special provisions, the Decree differs from the Ottoman common law, which we call classical law. This study uses the textual analysis technique of the qualitative method to reveal and examine differences between the classical fiqh and the 1917 Family Law Decree, which is one of the last examples of the legalisation movements that started immediately after the Tanzimat.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İslam Hukuku |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 24 Haziran 2024 |
Gönderilme Tarihi | 28 Şubat 2024 |
Kabul Tarihi | 5 Haziran 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 |