Folk culture has survived to the present day with the transfer of thousands of years of human accumulation from generation to generation. As a result of man's interaction with nature, the environment and other communities, the future of this culture, which has been updated by taking on a different form in each age with the folk products produced in many areas in a way that preaches solidarity, goodness and righteousness, has become debatable in modern cities. Folk culture, which in its purest form is most alive in rural areas, suffered a major break with the uncontrolled migration from the village to the city after the industrial revolution. Following this process, new waves of migration, the effects of globalisation, the spread of the nuclear family model and the rapid development of technology have replaced social vitality in rural areas with mechanisation, and the cities have failed to produce the expected measures of civilisation due to the negative effects of unplanned urbanisation. Nations with a strong folk culture have been the communities most affected by the loss of vibrant social life in rural areas and the difficulties in transmitting folk culture to cities. The research discussed the transfer of the folk culture produced by the Turkish nation, which plays an important role in the world civilisation scene with its deep-rooted folk cultural history, to modern cities. With the literature review in the context of the effect of places on culture and people, tradition, modern and traditional city concepts, the current situation is revealed and various suggestions are made for the survival of Turkish folk culture in the future. Suggestions are made by focusing on the Turkish education system and public institutions.
Folklore Turkish Folk Culture City Cultural Sustainability Cultural Transfer.
Halk kültürü, insanlığın binlerce yıllık birikimini nesilden nesile aktarması ile günümüze kadar ulaşmıştır. Halkın tabiat, çevre ve diğer topluluklarla etkileşimi neticesinde dayanışmayı, iyiliği ve doğruluğu öğütler şekilde pek çok alanda ürettiği halk verimleri ile her çağda farklı bir biçime bürünerek güncellenen kültürünün geleceği, modern şehirlerde tartışılır hale gelmiştir. En saf hali kırsal kesimlerde canlı biçimde yaşanan halk kültürü, sanayi devriminin ardından köyden kente yapılan kontrolsüz göçlerle beraber büyük bir kırılmaya uğramıştır. Bu sürecin ardından ise yeni göç dalgaları, küreselleşmenin etkileri, çekirdek aile modelinin yaygınlaşması, teknolojinin hızla gelişmesi ile kırsal kesimlerdeki toplumsal canlılık, yerini makineleşmeye terk etmiş; şehirler de plansız kentleşmenin olumsuz etkileri sebebiyle beklenen medeniyet ölçülerini ortaya koyamamıştır. Halk kültürü güçlü olan milletler, kırsaldaki canlı sosyal hayatın kaybolması, şehirlerde ise halk kültürünün aktarımı hususunda oluşan zorluklardan en çok etkilenen toplulukları oluşturmuştur. Araştırmada köklü halk kültürü geçmişi ile dünya medeniyet sahnesinde önemli bir rolü olan Türk milletinin ürettiği halk kültürünün modern şehirlerdeki aktarımı tartışılmıştır. Mekânların kültüre ve insana etkisi, gelenek, modern ve geleneksel şehir kavramları bağlamında yapılan literatür taraması ile mevcut durum ortaya konarak gelecekte Türk halk kültürünün canlı kalabilmesi için çeşitli öneriler sunulmuştur. Öneriler, Türk eğitim sistemi ve kamu kurumları merkeze alınarak ortaya konmuştur.
Halkbilimi Türk Halk Kültürü Şehir Kültürel Sürdürülebilirlik Kültür Aktarımı.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türk Halk Bilimi (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 21 Mart 2025 |
Yayımlanma Tarihi | |
Gönderilme Tarihi | 15 Kasım 2024 |
Kabul Tarihi | 20 Ocak 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Sayı: 31 |
Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi Creative Commons Atıf-GayrıTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY-NC-ND 4.0) ile lisanslanmıştır.