Works that describe the etiquette of drinking gatherings or the food, beverages, musical instruments, and tableware in these assemblies are referred to as sâkînâme. There are examples in various forms in Arabic, Persian and Turkish literature. In Turkish literature, sakînâmes were mostly favored in the 17th century, and examples gradually decreased in the following centuries. In studies on this subject, when examples are listed according to centuries, only one sâkînâme from the 20th century is mentioned. However, another sâkînâme has been identified in the 1927 publication Hurde-i Eş'âr by the Kırklareli Provincial Press. Therefore, it should be noted that there are two sâkînâme works in the 20th century. The second work in question was written by Mehmed Bahâeddîn (1869/70-1941). It is a müseddes-i mütekerrir, written in the mef'ûlü/mefâ'îlün/fe'ûlün meter. The poem, dominated by addresses to the sâkî, examines the emotions that the drink s/he offers evokes in the poem's subject. Given the terminology and context employed by the poet, the work is also open to mystical interpretation. From a formal perspective, the poet has used rhyme and refrain flawlessly, though his success in the use of the aruz meter is less consistent. In this study, after providing a general introduction to the genre of the work, a brief overview of the poet's life is presented. The sâkînâme is then analyzed in terms of its form and content. Additionally, the transcribed text of the work, along with its intra-linguistic translation, is included.
Sâkînâme Mehmed Bahâeddîn 20th century Kırklareli Kırkkilise Hurde-i Eş’âr
İşret meclislerinin âdâbını ya da bu meclislerdeki yiyecekleri, içecekleri, müzik aletlerini ve sofra malzemelerini anlatan eserler sâkînâme olarak adlandırılmaktadır. Arap, Fars ve Türk edebiyatlarında çeşitli biçimlerde örnekleri bulunmaktadır. Türk edebiyatında sâkînâmelere en fazla 17. yüzyılda teveccüh gösterilmiş daha sonraki yüzyıllarda ise örnekler giderek azalmıştır. Konu ile ilgili yapılan çalışmalarda yüzyıllara göre verilen örnekler sıralanırken 20. yüzyıla ait sadece bir sâkînâmeden bahsedilmektedir. Ancak, 1927 yılında Kırklareli Vilayet Matbaası’nda basılmış olan Hurde-i Eş’âr adlı eser içerisinde bir sâkînâme daha tespit edilmiştir. Dolayısıyla aslında 20. yüzyılda iki adet sâkînâmenin varlığından bahsedilmelidir. Söz konusu ikinci eser, Mehmed Bahâeddîn (1869/70-1941) tarafından kaleme alınmıştır. Mefûlü/Mefâilün/Feûlün vezninde yazılmış olan bir müseddes-i mütekerrirdir. Sâkîye seslenişlerin hâkim olduğu şiirde onun sunduğu içkinin şiir öznesine hissettirdikleri ele alınmaktadır. Şairin kullandığı terminoloji ve bağlam dolayısıyla tasavvufi açıdan da okumaya müsait bir şiirdir. Biçimsel açıdan bakıldığında şair kafiye ve redifi kusura düşmeden kullanmıştır. Ancak aruz hususunda aynı oranda başarılı değildir. Bu çalışmada, söz konusu bu eserin ait olduğu tür hakkında genel bir giriş yapıldıktan sonra şairin hayatı hakkında kısa bir bilgi verilmiştir. Daha sonra sâkînâme biçim ve içerik açısından incelenmiştir. Çalışmaya ek olarak eserin transkribe edilmiş metni ile dil içi çevirisine yer verilmiştir.
Sâkînâme Mehmed Bahâeddîn 20. yüzyıl Kırklareli Kırkkilise Hurde-i Eş’âr
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Osmanlı Sahası Klasik Türk Edebiyatı |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 21 Mart 2025 |
Yayımlanma Tarihi | |
Gönderilme Tarihi | 28 Kasım 2024 |
Kabul Tarihi | 8 Ocak 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Sayı: 31 |
Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi Creative Commons Atıf-GayrıTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY-NC-ND 4.0) ile lisanslanmıştır.