In a linear economic system, natural resource is first taken from its place, then processed into a product and finally used and turned into waste. The linear economy is a system in which raw materials or products are thrown away after use and resources are treated as if they will never run out. The circular economy, which is the opposite of this system, is a system in which raw materials used during the production process and final products are re-evaluated and recycled back into the economy. The circular economy is a system in which resources are used for as long as possible, thus obtaining maximum value and products and materials are improved or rebuilt at the end of their service life; it is an alternative to the traditional, linear economy based on “take-produce-consume-dispose” approach. Transforming instead of throwing away and generating new resources are among the most important goals of the circular economy. Thanks to this sustainability and innovation-based production model, it is possible to minimize raw material costs and maximize resource efficiency and environmental benefits. The aim of this study, which focuses on the transition from the traditional linear economy to the modern circular economy, is to outline some of the most prominent countries. During the study, it’s found that Germany ranked first in the number of patents related to circular economy and in the recycling rate of household waste. It’s thought that the regulations, legislation, policies and practices developed in model countries such as the Netherlands, Germany, Sweden, Norway and France on recycling, which is one of the most important components of the circular economy, will inspire and guide developing countries like Turkiye.
Doğrusal ekonomik sistemde; doğal kaynak önce yerinden alınır, sonra işlenerek ürün haline getirilir ve nihayetinde kullanılarak atık haline dönüştürülür. Doğrusal ekonomi; hammadde ya da ürünlerin kullanıldıktan sonra çöpe atıldığı, kaynaklara hiç bitmeyecekmiş gibi muamele edildiği bir sistemdir. Bu sistemin zıddı olan döngüsel ekonomi ise, üretim süreci boyunca kullanılan hammaddelerin ve nihai ürünlerin tekrar değerlendirildiği ve ekonomiye geri kazandırıldığı bir sistemdir. Döngüsel ekonomi; kaynakların olabildiğince uzun süre kullanıldığı, böylece maksimum değer elde edildiği, ürün ve malzemelerin hizmet ömrü bitince iyileştirildiği ya da yeniden yapıldığı bir sistem olup; “al-üret-tüket-at” anlayışına dayalı geleneksel yani doğrusal ekonomiye bir alternatiftir. Çöpe atmak yerine dönüştürmek ve yeni kaynaklar üretmek, döngüsel ekonominin en önemli amaçlarındandır. Sürdürülebilirlik ve yenilikçilik tabanlı bu üretim modeli sayesinde; hammadde maliyetlerini minimize, kaynak verimliliği ve çevresel faydayı ise maksimize etmek mümkündür. Geleneksel doğrusal ekonomiden modern döngüsel ekonomiye geçişi konu edinen bu çalışmanın amacı, öne çıkan bazı ülkeleri ana hatlarıyla incelemektir. Çalışma esnasında, döngüsel ekonomiyle ilgili patent sayısında ve evsel atık geri dönüşüm oranında Almanya’nın ilk sırada olduğu tespit edilmiştir. Döngüsel ekonominin en önemli bileşenlerinden geri dönüşüm noktasında Hollanda, Almanya, İsveç, Norveç ve Fransa gibi örnek ülkelerde geliştirilen yönetmelik, mevzuat, politika ve uygulamaların; Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelere ilham vereceği ve rehberlik edeceği düşünülmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kalkınma Ekonomisi - Makro, Sürdürülebilir Kalkınma |
Bölüm | ARAŞTIRMA MAKALELERİ |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ocak 2025 |
Gönderilme Tarihi | 1 Kasım 2024 |
Kabul Tarihi | 15 Ocak 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Sayı: 83 |
Dergimiz EBSCOhost, ULAKBİM/Sosyal Bilimler Veri Tabanında, SOBİAD ve Türk Eğitim İndeksi'nde yer alan uluslararası hakemli bir dergidir.