Rusya’da iç savaş sürecinde Ekim Devrimiyle uzlaşamadıklarını ve soylularla zenginlerin hâkim olduğu çarlık rejimini yıkarak politikasını eşitlik ilkesi üzerine kurmakta olan sosyalist düzen içerisinde yaşamlarını sürdüremeyeceklerini anlayan soylu kesim, bir grup aydın, sıradan halkın bir bölümü ve Beyaz Ordu askerleri dönmemek üzere ülkeyi terk ederler. Bu, göçün 1920 Kasımından itibaren başlayan ilk dalgasıdır. Yerleştiği Fransa’da doksan beş yaşında yaşama veda eden Zinaida Şahovskaya da (1906-2001) ailesiyle birlikte bu dalganın sürüklediği kişilerdendir. Yazar, şair ve çevirmen olarak yoluna devam eden Şahovskaya, “Böyleydi Yaşadığım Yüzyıl” (Takov moy vek, 2006) adlı tüm yaşamını anlattığı anı kitabında çocukluk dönemine rastlayan o yılları da kaleme alır. Çalışmada kitabın “Işık ve Gölgeler” (Svet i teni), “Yaşam Biçimi” (Obraz zhizni) ve “İstanbul” (Konstantinopol) başlıklı bölümleri üzerinde durulacaktır. Şahovskaya, köklü ve soylu bir ailenin kızı olarak, Ekim Devrimi’ni ve ardından gelen iç savaş sürecini anlatırken olayları kendi bulunduğu sınıfın bakış açısıyla değerlendirir. Kısa bir deyişle devrime ve getirdiklerine karşıdır. Şahovskaya ve ailesinin değişim rüzgârıyla gelen zorunlu göçlerinin ilk durağı İstanbul’dur. Şahovskaya’nın İstanbul’daki anıları özellikle Büyükada ve kozmopolit Pera yani Beyoğlu çerçevesinde bir araya getirilmiştir. Çerçevenin içindeki tabloda ise on dört yaşındaki bir kız çocuğunun Doğu’nun tipik temsilcisi olan farklı bir şehirdeki yaşamı, okul günleri ve diğer Rusların yaşam mücadelesi resmedilir. Şahovskaya Ruslar açısından tarihsel dönüm noktası sayılan Beyaz Ordu askerleriyle ailelerinin İstanbul’a gelişine de şahit olur. Tüm bunların küçük bir kız çocuğunun gözüyle anlatılması ve çağdaş Mustafa Kemal Türkiye’sinin filizlenme aşamasına da değinmesi Şahovskaya’nın anılarına ayrıcalık kazandırmıştır.
A group of noble families, the intellectuals and ordinary people, the White Army soldiers, who couldn’t compromise with the October Revolution during the Civil War, which has foreseen the destruction of Russian empire and aimed to build the socialist regime on the principle of equality, have fleed Russia forever. They would never return to their country again. This was the first wave of the Russian immigration which started in November 1920. The writer, poet and translator Zinaida Shakhovskaya (1906-2001), who died at the age of ninety-five in France, together with her family was among the people, who were dragged by this immigration wave. The writer, poet and translator Shahovskaya wrote a book “The age I lived in” (2006), in which she described all her life, starting from childhood. In our work we’ll focus on the following parts: “Light and Shadows” (Svet i teni), “Lifestyle” (Obraz zhizni) and “Istanbul” (Constantinople). Shakhovskaya, who has originated from a noble and rooted family looks upon the October Revolution and Civil War from the perspective of her class. In short, she was against the revolution and its consequences. The first stop of the forced immigration of Shakhovskaya and her family, caused by the wind of changes, was Istanbul. Shahovskaya’s memories of Istanbul are consentrated mostly on Büyükada, Pera and Galata. Through the eyes of a fourteen-years-old girl she depicts the life of a typical Oriental city, her school days and the struggle for life of other Russians in that city. Shakhovskaya witnessed the arrival of the White Army soldiers and their families to Istanbul, which is considered to be a historical turning point for the Russians. All these memories, told through the eyes of a little girl and touching the phase of sprouting of Mustafa Kemal’s modern Turkey give the privilege to these memories of Shakhovskaya.
Shakhovskaya October Revolution White Army Istanbul Russiam Immigrants
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Rus Dili, Edebiyatı ve Kültürü, Sanat ve Edebiyat |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 10 Haziran 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 20 Haziran 2023 |
Gönderilme Tarihi | 5 Mart 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 |
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi - dtcfdergisi@ankara.edu.tr
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.