Bu çalışmada, Jean-Paul Sartre’ın felsefî başyapıtı Varlık ve Hiçlik’te bulunan varoluşçu yaklaşımlardan biri, klasik Şark şiirinde aşkın en ünlü temsillerinden biri olan Gül-Bülbül ilişkisine uyarlanmaktadır. Buna göre, Sartre’ın Ben ve Başkası kavram çifti, âşıklar olarak, Bülbül ile Gül paralelinde çözümlenmeye çalışılacaktır. Sartre’ın aşk ile kastettiği şeyin anlaşılabilmesi için, öncelikle onun bütün insan ilişkilerini Ben ve Başkası’na indirgediği gösterilecektir. Genel olarak bu ilişkiler, Georg Wilhelm Friedrich Hegel’in de, Efendi-Köle diyalektiğinde gösterdiği gibi muhakkak çatışmaya sürüklenmektedir. Ancak Sartre’ın nazarında kaçınılmaz gibi görünen bu çatışmadan kurtulmanın bir yolu vardır. Bu yol, sevilme tutkusuyla yanıp tutuşsa da, âşığın kendisini sevmesi için sevgilisini zorlayıp köleleştirmek yerine, onu özgür bırakmasıdır. Sonuç olarak, örnekler üzerinden Gül-Bülbül ilişkisinde, hem Efendi-Köle diyalektiğinin hem de Sartre’ın ima ettiği müstesna âşığın var olduğu gösterilecektir.
Sartre Varlık ve Hiçlik Ben Başkası Bakış Efendi-Köle İlişkisi Aşk Gül-Bülbül İlişkisi
This article applies one aspect of Jean-Paul Sartre’s existentialist approach as found in his philosophic masterpiece Being and Nothingness to a particularly prevelant pair of characters in classical Near Eastern poetry. The aspect in question is the Self and the Other as modified in the case of a lover, and the characters are the Nightingale and the Rose, known by their original names as Bulbul and Gul respectively. To understand Sartre’s perspective on the lover, it will first be shown that Sartre regards all human relationships are reducible to the Self and the Other. In general, this inexorably leads to conflict in the systematic way put forward by Georg Wilhelm Friedrich Hegel, in his Phenomonology of Spirit, as the dialectic of the Master and the Slave. For Sartre though, as will be looked at, there is a single possible way of escape from this seemingly inevitable conflict. This is when the Self is a lover, who, in a desire for sincerely granted love, offers the Other – as a beloved – freedom rather than trying to enslave him or her. Finally, it shall be shown that both the dialectic of the Master and the Slave and the exceptional case of the lover is evidenced in the aforementioned poetic characters.
Sartre Being and Nothingness The Self The Other The Look Master and Slave Dialectic Love The Relationship of Rose and Nightingale
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ocak 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Cilt: 54 Sayı: 2 |
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi - dtcfdergisi@ankara.edu.tr
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.